Bırakıp giderken bir de ağlamış,
Kapıyı vurup da çıktıktan sonra.
Geleceğim diye haber yollamış,
Dağların dumanı kalktıktan sonra.

İşleri yokuşa sürdüren kimdi?
Bulduğun kusurlar bulutta nemdi,
Bu kadar yalana değdi mi şimdi?
Bütün köprüleri yıktıktan sonra.

Samimi davransan böyle olmazdı,
Her şey unutulur, izi kalmazdı,
Goncalar açardı, erken solmazdı,
Dereler çağlayıp, aktıktan sonra.

Ateşe atılsam yanmazdım böyle,
Vicdanına danış, el insaf eyle,
Yapıp, ettiğine değdi mi söyle?
Gözlerime bir kez baktıktan sonra.

Avcının vurduğu kuşa dönmüşüm,
Ağustos ayında kışa dönmüşüm,
Kırk parça edilmiş taşa dönmüşüm,
Yaşanan hayattan bıktıktan sonra.

Giderken ardından bakakalmıştım,
Dönüp gelmen için haber salmıştım,
Ümidi kaybedip, sonra yılmıştım,
Kaç kere yumruğu sıktıktan sonra.

Sanki yüreğime bıçak sokulur,
Herkes ettiğini mutlaka bulur,
Gençliğim çürüdü, gelmesen olur,
Beni çıra gibi yaktıktan sonra.

Atılan kurşunlar sineme değdi,
Senin bu hallerin başımı eğdi,
Merak ediyorum maksadın neydi?
Aklıma sevdayı taktıktan sonra.

Şimdi diyorsun ki; dönelim başa,
Yine şiirler yaz kirpiğe, kaşa,
Yılların emeği gitmesin boşa,
Baruta çakmağı çaktıktan sonra.


Sabri Koca