Sırtımda sakin heybe,içimin gölgeleri derinliğince...



Sakin ve
Kalınca halatın ipinde ’cızz’eden masalın çırpınan kuşu
Masmmavi oluşumdan olsa gerek öylece bakmak kulelerden
Ay’a,çiçeğe,toprağa..



Biraz daha yürüyorum gözucuyla
-çeşmeler-
Aşkın buğusu yansıdıkça bakışlarıma,omuzlarımdan süzülür delişmen sessizlik..
Seni yeryüzüne çağırıyorum sevgilim
Efsunlaşan gül kıvrımları kıyısında elma çiçekleri
Eksilen ve çoğalan hâr,rüzgarın ensesinde
Bir k/an sadece
Parmakucuna değen adım
Çocuklar ne hoş değil mi




N’olur
Sesinin taze baharıyla sarıl bana
Masal kokusu düş’ün kızıl ırmağı ince bir yol
-ışıklarımla oynama sende Anne-
Avucumda dönen güneşte uçurumlarım var benim
Uyanan çocukluğumun yangın yaşına uzanan ıhlamur kokusu
Sırtımda sakin heybe
içimin gölgeleri derinliğince..

Biraz,
Biraz telaşlı mı zeytinler’in
Ondan mı titriyor ellerin sevgilim