4
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
601
Okunma
Sıkça sallandığımız şu günlerde,
Canını kaybedenlere rahmet, yaralananlara şifa ve
böyle acıların bir daha yaşanmaması dileğimle...
Ağustos 99…
.
Garip bir uğultu duyuldu birden,
Ki ne bildik poyraz, ne de lodostu...
Sonra ah yükseldi nice şehirden,
Sanki öfkelendi de yer ölüm kustu...
.
İnsanın ihmali, depremin gücü,
Gediz, Bingöl, Gölcük... tarifsiz acı...
Vakit bu kez gece saatin üçü,
Sene doksan dokuz, ay Ağustostu…
.
Sanki arzı bir kurt iştahı tuttu,
Kırk beş saniyede her şeyi yuttu…
Yiten candı, kandı, düştü, umuttu,
Yakan sonsuz özlem dünürü, dostu…
.
Meçhul, beton harcı nasıl karıldı,
Kof yapıya ruhsat nasıl verildi...
Köprüler yıkıldı, yollar yarıldı,
Katlanan binalar andırdı tostu…
.
Parola, doğayı, binayı kemir,
Görünmez nasılsa çimento, demir…
Sanmam ki, bu afet Haktan bir emir,
Bu ancak vicdanın verdiği SOStu…
.
Sabırla bastırıp aciz isyanı,
Akla yer açmalı beynin his yanı...
Ders alıp tedbire dönmeli yani,
Belli ki, kamusal denetim fostu…
.
Yaşamak vazife, ölüm hakikat,
An gelir solar yüz, tükenir takat…
Ey Veli tavrına edep, ahlak kat,
Alan yok yanına makamı, postu…
.
Veli BOSTANCI (Ankara, 2004)
5.0
100% (11)