0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
920
Okunma
gözlerimiz de yanan ultura kirpik dolgusu
ellerimizde donan kış qıyamette ayaz tortusu!
derisi soyulan NESİMİ ler dik
esmer günlüğümüz üzerlerinde denenen
eza ve cefa !
bakarken güneşin solgun tonuna
avuçlarımız da hasret sıkması
bir birinden baskın kararmış yıllar !
gençliğimizi zamansız aparan yıllardı
vede
üstüne kas katı zaman
doğmuyor du üstümüze yeminsiz
dünden deviten gün !
öz de
tek teli kırılmış
Yusufcuk lar dı yarını getirecekler
onlarında kanatları dört yerden kırılmasaydı ?
unuttum mu sandın üsten sıkma
ayaz,paslı kelepçeleri ?
bir yılan derisi gibi izi kalır dı
ince,sıska bileklerimiz de
günler se !
direngen ama solgun
sesi soluğu çıkmayan yaman günlerdi
harman tınaz makinesi gibi
dost ve düşmanı
ayıran yıllar
hele
kum torbalarının sırtımızda
inip kalkdık ca
filizlenip
açan
vede
mor/lanan mor güllerdi,iç karartıcı
hayıf diye sakladıklarımız
hesabı
tutulsada günlüklerimizin !
defterler ince
kalem/se kırıktı
orta yerinden!
uzaktan reşid gorünen
yedi
köşeli şapkalılar gelirler di
ziyaretlerimize
örgütsüz kolhoz!
iki kemik
çökülmüş avurt !
saman renginde
usta pokerciler gibi
ziyaretimizi haram edercesine
öğüt üstüne öğüt verirlerdi,düzen kıyrıkçı
kendini bilgili sanan
kare
AS
gibi! !
ama !
teslimiyetçiliği sıralayan
Ana,Babalar
tek şartel sigorta
düz
daban
galoş !
elleri
potur
kursağı aç
özde bizden beter kaderci mahluklar dı !
kendini bir türlü sorguluyamayan
yoksul ana,babalar
Kadir Haktan Türkeli
5.0
100% (1)