Firardaki aklım kesmez bir türlü
Bari yüreğimden damlalar katsam
Gönül aşka düşmüş, kader mühürlü
İzin vermez yola tek adım atsam
Bilmem ki bu aşkı nasıl anlatsam

Bir ateş düşün ki; tütmez dumanı
İnsafı kurumuş vermez amanı
Küle döndürürken medet umanı
Razıyım ateşin koynunda yatsam
Bilmem ki bu aşkı nasıl anlatsam

Kor kesilmiş yürek efkâra kanmaz
Rivayet muhtelif, suya aldanmaz
Yağlı çıra olsa bu denli yanmaz
Farkı ne hummadan kime dert satsam
Bilmem ki bu aşkı nasıl anlatsam

Zamanla çatlarken sabrın kabuğu
Gözlerimde tüten hasretlik buğu
Sineme diktiğin tılsımlı tuğu
Alevsiz diyerek kimi aldatsam
Bilmem ki bu aşkı nasıl anlatsam

Aşkın sunumuysa sihirli bade
Üstesinden gelmez çelik irade
Canım put kesilmiş emre amade
Nasıl ayrılığın zehrini tatsam
Bilmem ki bu aşkı nasıl anlatsam

Menzili yasaklı neylesin fâni
Labirent yollarda süründüm yani
Kafdağı’nın vuslat Anka’sı hani
Yakut tebessümlü peri aratsam
Bilmem ki bu aşkı nasıl anlatsam

Yedi iklim cihan dört köşe bucak
Arasam izini, düşlerde ancak
Bulsam da; kucağa, yasaklı kucak
Ipıssız yollara bakış fırlatsam
Bilmem ki bu aşkı nasıl anlatsam

Elimi uzatsam, gökteki Zühal
Kaç kez dolunaya erişti hilal
Her gecem ayrı bir sessiz ihtilal
Lal olmuş dilimle fecri çınlatsam
Bilmem ki bu aşkı nasıl anlatsam

Kader satranç kurmuş vuslata tehir
Taşları dizilmiş hamleler zehir
Atın beynel atmış! Açmazda vezir
Mat olacak şahım taş kımıldatsam
Bilmem ki bu aşkı nasıl anlatsam

Gönlümü sorarsan korlu öbekten
Aslına dönmüyor tutuşmuş kökten
Bir yıldırım düştü bulutsuz gökten
Ateşim küllenmez ummana batsam
Bilmem ki bu aşkı nasıl anlatsam

Layık mı ters düşmek aşk yasasına
Ruhumu kor değil aşkınla sına
Sonunda dönerken her şey aslına
Zamana hükümran belaya çatsam
Bilmem ki bu aşkı nasıl anlatsam
*