İlk dizelerinden geçtiğim şair
anlamı kokladığım günlerdi
kara önlüğüme bulaştı şiir
sağanak bir yol karanlık bir gece
çocuk aklımdı imgesinde boğulan
yağmurlu sözlerden güne akan
ilklerimden bugüne kalan miras…

Veli Kanık’tan olma bando şefinin oğlu
çok sesliliği kanında dolaşan
dizeler arasında içini arar durur insan
ömürdü geçen duygu mağarasında
düşle yıkanan sözle kurulanan…

günlerden bahar 13 Nisan 1914
önce gözleriyle dokundu hayata
yaşı bire girince kurbağadan korktu
dokuzunda okudu, onunda yazdı
on yedisinde bara takıldı deli ruhu
on sekizinde anasona dokundu dudakları
on dokuzunda pervane bir delikanlı
yirmisinde omzunda geçim telaşı
sefaret süpürdü durdu kapısını
yirmi beşinde otomobille çarpıştı
çok âşık oldu hiç evlenmedi
söze nişanlı
şiirlere nikâhlı
aldatmadı hayatla kadını
gecelerine konuk etti
tenlerini, saçlarını, kokularını
dizelerinde sevdalandı…

Orhan Veli Kanık
kanıksadıkça hayatı
Oktay Rıfat ve Melih Cevdet Anday
Nâzım Hikmet’in özgürlüğüne
üç gün grevde aç sözlerle yattılar
yıl 1950 dili katık
özü cevher sunan taşlar…

Mehmet Ali Sel
Varlık’ta çıktı mahlaslı ismi
Orhan Veli söz devşirdi
kendi pişirdi kendi yedi
içindeki açlıkla doydu sözce teranesinde…

gün o gündü
belediye çukuru düştü kafasına
İstanbul’da öğlen vaktinde bir fenalık çöktü ruhuna
yaş otuz altı
cebinde Aşk Resmi Geçidi
ömrü gibi eksik
ölüm gibi efsunlu okunamadı bazı dizeleri
dişlerine sıkışan fırçadan
kalan macun lekesi hayatla
beyaza yenik düşen bedeni kefenli uykuya daldı…

saat 23.20’de sustu garibin imgesi(14 Kasım 1950) .
Rumelihisarı’ndaki Aşiyan Mezarlığı
Okudu mevlit yerine
servilerle söyledi son dizeleri…

“Ah ölüm uykusuyla kapanacak gözlerim!

Gideceğim bir anda

Yazacağım son şiirlerimdir bunlar benim,

Dört duvar arasında”

şairin ölmesi ne garip
sadece düşündüm
şiirleri can bulurken dilimde...

"Düşünme,
Arzu et sade!
Bak, böcekler de öyle yapıyor."