5
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
949
Okunma

Tren nihayet kalktı !
Az sonra da
İstasyon tamamen boşaldı
Kala kala istasyon da ki adam
Yalnızlığının kurşunlarıyla başbaşa kaldı !...
Uzaklaşmıştı iyice gözlerden
Kadının bindiği tren
Bulut buluttu adamın gözleri
Kalbi bile demirden
Olan o kara tren
Raylarda kavislenerek giderken !…
Can paresinin bu ilk ve son gidişi
Henüz an bir,
An iki derken
En güvendiği yalnızlığı adamın
Yüreğini yokluyordu daha şimdiden
Ölüm beğen diyordu sanki ölümlerden !…
Bir yoldaş gibi olurdu
Eskiden adamın yalnızlığı ona
Sevdiğiyle en kısa ömürlü dargınlıklar da
Yüreğine tahammül gücü doldururdu
Kadınının bu gidişiyle ise hiç de öyle olmuyordu
Onun yalnızlığı artık hep hüzün kokuyordu !...
Üstelik kendine en sadık yalnızlığı da sanki,
Kadından yana saf değiştirmişti
Kadın giderken herhalde,
Onun yalnızlığına da göz dikmişti…
Önce “bekleme beni,
Sakın bir daha” demişti
Sonra da kararlı ve affetmesiz bir edayla
Kadın trene binip gitmişti…
Biliyordu ki yalnızlık var yalnızlık vardı
Ama bu çok uzun süreli bir yalnızlık olacaktı
Küçük dargınlıkların yalnızlığı ona göre çocuk oyuncağıydı
Ne yazık ki kadın giderken adama
İçi habis ümörlü olan uzun bir yalnızlık bırakmıştı…
Tüm görsel ve yazılı anıları giderken alıp
Kadın onları zamanın şarjörüne bir bir gizledi
Onun bu davranışını anlamak zor değildi
Söz konusu anılarla adamın yüreğine ateş edecekti !...
Artık yeni bir vefasızlık çıkmazı içine girilmişti
Gidenin yokluğu zaten bir deprem gibiydi
Ondan çaldığı anıların bir baş rol insanı olarak
Kadının asıl niyeti,
O kadar uzaktan bile adamın yüreğini yerle bir etmekti !…
*
İSMAİL HAKKI GÜRCANOK
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
...........K Ö Y C E Ğ İ Z.........
5.0
100% (6)