Masam da
Kırkbeş’lik Tekirdağ rakısı
Ağzına kadar dolu
Ben ve meze tabağım
Bekliyor onu
Bekliyor Nisan yağmurunu
En çok da toprak kokusunu !…

Gökyüzünde oltalarken bulut ordusu
Yeryüzün de ise,
Nisan yağmurunun coşkusu !
Her şey hazır olduğunda eni sonu
Başlayacak toprağın Nisan korosu !…

Elim rakı bardağının tetiğin de
İlk işim olarak tabi ki de
Düşer düşmez Nisan yağmuru yere
Kafaya dikmek olacak onu
Bir fon dip’le…

O zaman,
Olması istenen neyse olacak
İçimde ki dünya,
Bir kez daha yerinden oynayacak !
Ve her şey buram buram olarak
Yeniden toprak kokacak !...

Pür dikkat hazırım nisan yağmurunun
Gökten düşen mutluluk gözyaşlarına
Homurdanıyor şimdiden daha
Nerde kaldı Nisan yağmuru diye muhteşem doğa
Anlaşılıyor ki bu yılın Nisan’ın da,
Özel bir hazırlık var gök mutfağında...

Katılacağım çoğu insanlar gibi ben de
Büyük bir arzusal kışkırtmayal
Nisan’ın İlk yağmurunun valsi damla damla
Düşer düşmez toprağa !…

Tarifsiz heyecanlar saldıracak muhtemelen
Ruh dünyama gök kubbeden
Bandıracağım beş uçlu çatalımı
O zaman ben,
Tabağımda ki NİSAN KOKUSUNA hemen…

An’ın zerresini bile
Hiç ziyan etmeden
Kendimi, Nisan’ı ve rakımı da,
Fazla bekletmeden…

Şu an çatalım hala,
Çelik bir mızrak gibi bekliyor havada
Saniyeler, saliseler kaldı hatta,
NİSAN bombasına !...
*
Şerefe lafım dahi
Yetişemeyecek korkarım ki
NİSAN YAĞMURUNUN ÇOŞKUSUNA
YAŞANIRMIŞ TOPRAĞIN KOKUSU LAKİN
Meğer anlatılamazmış o an asla !!!...
X

İSMAİL HAKKI GÜRCANOK
01 / NİSAN / 2005
( AĞVA / ŞİLE )