sağ işaret parmağının şahitliğinde
bir yeminin diyeti
- kaç okka çeker ki tahsin
yüreklerin sol yanı asyalar doğuruyorken
güneşe hedeflenmiş bir namert silahın
yiv ile set aralığında




acı mazeret midir
kasaturaların bileylendiği sırtlarımıza
- tahsin sen hiç iliklerinin kırmızı türküsünü dinledin mi
adıyaman tütünü sarıyorken
anadolu tabakandan şakaklarında
bozkırların ve tanımadığımız adamların
kırışık tenlerini boyarken kirli sarılar uzak vatanlarda




karanlığın uzuvları dişlerini emziriyor iştahla
ışığın doğduğu coğrafyaların can damarlarında
- bizim ademden gayrı neslimiz kimdi be tahsin
zaman imbikler feryatlar damıtıyorken
asyanın nasırlı avuçlarına
anneler hakkaniyetsiz savaşımlara kardeşler doğuruyor
toprağın sarı başağa sevdasıyla karılmış kerpiç odalarda




serçeler özgür müydü düşüncenin göğüne
step topraklara toynak vuran yılkılar gibi
sen ile ben görünmeyen fakat soğuğu hissedilen
demirden kozaların ülkeler kadar dar alanlarında
bir de gece saçlı / çekik gözlü kadınların
nemli kirpiklerinde ki asya




ipek taş kadar ağırmış bre tahsin
baharlar bekleyen kentin kara dutlarında


.