4
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
2207
Okunma

dudaklarımın uzağına kalan
göğsümün ağzında ateşin cehennemi dansı
gözlerin buğusundan yağmurlu başlar alan
duyuyor ayaklarını sesler
avucuna dönüyor tetik çeken işaret
bir annem göndermişti beni kuyulara su aramaya
vasata idare yakınma üç mum
köşeye günah çıkartan led aksan sevişmeler
şizofren bir duşa-kabin başlığına kabuğumu soyuyor damla
gecenin savrulan siyah saçlarında
güneşin yüz verdiği başakları dinliyorum
yol koşmayan hızlı taşım raylar
aşk kıyımcı saldırı inancın terli tenine
sadece serçeler inanırdı sapanlı çocukların kendilerini sevdiğine
kanamaların dil tadında yakışıksız tanrı
kutsanmamış bir kentin gök eteğinden
toprağın sonsuz fısıltısını öpüyorum
0016
5.0
100% (17)