2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1072
Okunma
Kınalı bir guzu kestik sen gelecen diye.
Bana yokluğunu aldın getirdin hediye.
Diyiver bakıyım bu gedişin böyle niye ?
Uzak yollardan böyle mi geleceğüdün ana ?
Daha öpemedim güneş yanığı yüzünü.
Daha duyamadım guzuum diye sözünü.
Bicecik ibramım dediğin körpe guzunu;
Şubat içinde böyle mi yakacağudun ana ?
Teyarenin ganadından aldım angaradan.
Dualar eylemiştim ayırmasın yaradan.
Böyle gaçarcasına göcüp gitmek dünyadan;
Bulutların ardından mı bakacağudun ana ?
Ak saçından bir tek tel bırakmadan mı ?
Bayram gelir ,öpecek el bırakmadan mı ?
Dutunacak bicecik dal bırakmadan mı ?
Bir diyardan bi diyara mı akacağudun ana ?
Södürdün ışığımı ana,söndürdün sobamı.
Boynu bükük goydun beni,ağamı abamı.
Dört senedir mezerde bekleyen bubamı;
Cennette görmeyemi kacacağudun ana ?
Köyümden ayırma guzum beni derdin.
Şeherde tatil olanda beni beklerdin.
Bu kadar mı ağır,bu kadar mı çoktu derdin ?
Guş olup elimden mi uçacağıdın ana ?
Camlarına çekilmiş bir goyu perde.
Bir dohtur göster derman olsun derde.
Nirdeee,guzum diyen o diller nirde ?
Bu gadar mı çabık geçeceğidin ana ?
Dört yamalı çorabını bastım bağrıma.
Yokluğun ağırıma gidiyor ağırıma.
Allah aşkı içün gulak vir çağırıma;
Ömrümü gırk yirden mi biçeceğidin ana?
Gel diyerek sızıladım alaman ellerinden,
Ben ayrı duramam,galamam ellerinden.
Guzum diyişini duyamam dillerinden.
Böyle ansızın mı susacağudun ana ?
Toprağına yasladım kara bağrımı.
Ateş olan alav olan,yara bağrımı.
Gice yarısı habarsız gitmen doğru mu?
Gomşunun kefenini mi giyeceğidin ana?