2
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
497
Okunma
Şehre karanlık indiğinde
Lahuti makamında dinle
içinin mestinaz
Kamçısını..
Dinle geceyi
Çınlayan çanların
Masallar ve çocuklar temposu zamanın
Dinle sesini
Düş günlerini sayarken gecenin
Bir düşün derinleri ve
Kum tanelerini gerilen
Avucunda..
ikinci bahar dalgalarıyla yıkanan martılar
Ne zaman yollara baksam
Gözlerimin ıslağında yağmur yeşili
Camlara çarpan trenlerin yüzüyle
Boşalıyorum yalnızlığına
Odamda ilkyaz çiçekleri
Mayıs çığlığıyla uyanan
Eski kitabın yorgun omuzlarında
Yaralı pencereler..
Kendini bekler gibi bekle güneşi ki
Açılsın tüller..
Çocukların içinden geçiyorum
Birazdan ikindi olacak yarına
Ve üşüyecek ağrı seni bulmuşluğumun
Bahçesine...
-hatırla-
Aşkın nefes aldığı sıraları
Bir ağaç gibi elma yanaklarında
Bakışlarının tezini hazırlarken kalbim
Düş kuşları uyandırıyor muydu
Seni bana..
Ve susup arkanı döndüğün
Her şey..
Ah o günler,
Çay kahve ne içersin Yiğitcan..
5.0
100% (10)