Çelik çomak oynarken
Odun oduna vurur da incinir diye
Iskaladık hep, bile isteye..
Gönüller yapmak için inceldik
İnceldiğimiz yerden kopuverdik.!

Hayatı arka koltukta yaşadık
Kemer takmıyoruz diye kızmasın kimse..!

Sevilmek istedik sokak kedisi gibi
Suyu yağmurdan içtik, ekmeği çöpten yedik
Hiç ağlamadık, çok ağladık
Hiç gülmedik , çok güldük
Takvim takvim içimize gömdük hasreti
İçimiz hasret hasret yanarken
İçimiz içimizden hesap sorarken
Aşka düştük...

Sevdik adam akıllı, sevdik kendimizce
Kendimiz kadar..
Ederimiz yoktu, cürümümüz kadar yer yaktık
Birini sevdik
Biri bizi sevdi
Bir şeyler oldu
Garip bir şeyler oldu
Güzel bir şeyler oldu..

Bir parantez açmak lazım şimdi
İçine parantezin, ela bir çift göz
Uzun/kısa, siyah/sarı saç
Dingin bir gülüş yerleştirmeli
Ve kapamalı parantezi..

Yaş kemale erer
Aşk değil,
Aşk uslanmaz
Aşk büyümez
Aşk arlanmaz
Aşk durmaz..!

Hayatın arka koltuğunda ve kemersiz
Toprağın çektiği yere doğru
Güle oynaya gidişin şiiridir bu.

Dünyadan eksilirsin
Garip bir şeyler olur
Güzel bir şeyler olur

Bir damla yaş düşer mezarına
Ne güzel bir şeyler olur...!