1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1099
Okunma

İnsan ömrü, doğduğu kaynaktan denize akan suya benzer. Hayat dediğin doğum sonrası ölüme yol almak değil midir? Neylersin yazgımız bu. Ne değişir ne değiştirilir. Şiir, bu gerçeğe rıza veya kabullenmenin ötesinde tevekkülü anlatır.
Bütün gün dolandım ama nafile
Gölgeler de uzak hatıramızdan!
Soluk bir kiremit, söyler gerçeği
Düşlerden öteye ömür bir yalan…
Kaç vakit daldırsam suya avcumu
Bahsetmedi senden denizin kumu
Nedense hayalin büktü boynumu
Boğuk bir çığlıktı martı sesleri…
Öğütür zamanı değirmen taşı
Vadesi gelenin sorulmaz yaşı
Dünyada kalırmış sıcacık aşı
Hayat bir seraptır kızgın çöllerde…
Gelinlik yerine giymiş kefeni
Üç kulaç mezara sığmış bedeni
Döner mi sanırsın koyup gideni
Çaresiz isyanla boğuldu sesim…
Her nefis tadacak bir gün ölümü
Dünyada yaşanan ömrün bölümü
Toprağa bıraktım gonca gülümü
Vuslata ermeden bu hasret niye?
Tevekkül eyledim Hak’tan gelene
Danışmak isterdim sırrı bilene
Yaşarken hazırım kutlu şölene
Buruk bir hüzündü gün batımları…
5.0
100% (5)