4
Yorum
16
Beğeni
5,0
Puan
1138
Okunma
Hangi mısrada açsam kalbimi Gülfem
Bilirsin, sana hala sevdalıyım
Bakır çaydanlıktan porselen fincana dökülen sızım
Gece içime tünemiş nicedir
Demi kıvamında hasretlerin
Şimdi yalnızlık sazım.
Anladım ki ben en çok sende susmuşum Gülfem
Bilirsin çok konuşurum aslında
Nedense düşmedi kelimeler söze
Yazıya dökülemedi sancılar
Köze karışmış parmaklarım
O halde dudak/sızım.
Dedim ki kendime ne yaşamışım ki Gülfem
Yaban menekşeleri çoktan açmış
Goncalar evrilmiş çoktan güle
Leylekler yine bacalarında
Bir kırağı çökmüş içime
Bahar bitmiş, yaz geçmiş baht/sızım.
Sürgün bitişini beklediğimiz hayat değil mi Gülfem
Kaza kurbanı olmuş vuslatlar
Müebbette mahkûm tabutluğumda
Keskin bir kurşunla yaralıyım bin kere
Acılarım külçe külçe dağılıyor bedenime
O halde ışık/sızım.
Kirpikleri düşlerimi yakan Gülfem umutlarımı
Kayıp kentlerin kimsesiz çocuklarına adardım sen olmasan
Önce sen dağlamazsan yaralarımı
Her sabah sen doğmazsan gözlerime
Hem cenneti hem cehennemi taşımazsam sırtımda
Belli ki kurtuluş yok aşk/sızım.
Saçlarını öpen rüzgar bile utangaç Gülfem
Arsızlığa hapsolduğum gergefinde
Pılını pırtısını kaybetmiş üryan gibiyim
Çileye aday bile değil dervişliğe aykırı ruhum
Sırtımda kaldıramadığım onca yük can/sızım
Sensizlik olacak canan/sızım
SİNAN YILMAZ
5.0
100% (8)