1
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1064
Okunma
gök ilmini buluttan sağıyor toprak
kuşlar bir telaşın lohusalığında göçmen
gidenler düşten bir menzilin arifesinde çıplak
içimizde döküntü bir uçurum
boynu bükük çiçeklerin sararmışlığı
buyurun burdan susun güzü
gökgürültülü yalnızlığında ağaçların
azar azar ölenler ölmüyormuş gibi
hep yeşil bir elbiseyi taşıyan çamlar
onlar ki güzün sadık bekçileri
bir şeyler vermek için
beklemezler ateşten günleri
dövünsün su
çırpınsın akışında zaman
ellerindeki yaraları kapatmak derdinde
sırça ürperişleri kucaklayan gün
savurganlığı ezbere okurken rüzgâr
bize bırakır sisli serin sabahları
kendi kuytusunun sancılı doğurganlığında
hüzün bir şiirin şahdamarından geçerken
benim gözlerimdeki sorgulamayı sorgular
kırlar boyu fırtınalar
ve kentler boyu tufanlar
işte bir yorgunluğun muhasebesi
ağaçlarla yapraklar
aşkla yüreğimdeki yangınlar
sevgilim hasret içime yıkar yükünü
tenimde güz sürgünü susuşlar
gitti heyecanlı göçmen kuşlar
aşkın gönlümde serçe
ruhumun güz dalına yuvalanan
3 eylül 18
ali rıfat arku
istanbul
5.0
100% (5)