3
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
1966
Okunma

dağılın şimdi
herkes kendi yalnızlığını alsın gelsin
gül kurusu sevdalarınızı
ve terk edilmişliklerinizi yazın
sonsuz aşkınızın daracık sokaklarda ayrılıklarını
ne de olsa bulutlar yağmurlarını taşırdı
kurak iklimlerde kuruyan dallarınıza
yeni aşklara yelken açmalıydı gemi
aşk hiç bitmezdi aslında muhatabı değişse de
mutluydunuz her halukarda
ask mutluluk idi malum
piyasalarda gülücükler hakimdi
pervasız tarafından
aşksız yaşanmazdı neticede
ayrılıklar geçici kısa istasyonlarıydı metroların
ruhu bile duymadan geçilirdi yol ayırımlarında
baki kalan aşk idi malum
gerisi teferruat değil miydi
baharı, yazı hep gelip geçerdi mevsimlerin
sonra
yeniden yeniden yazılır idi aşk üzerine şiirler
illa ki bir muhatabı bulunurdu piyasada
yeter ki aşk olsun
ve de daim olsun idi aşk
derin bir sevgi
muhabbet
ölesiye bir bağlanmışlık
ölümüne sevda
ve saire mangalında kül bırakılmamalıydı aman
hiç görüşemedik ama ne çok aşığım bilemezsiniz
siz olmadan yaşayamam
hiç görmeden sevdim sizi
keşke bir resminiz olsaydı hasretle kucaklayacak
ya da isminizi bahşetseydiniz şu fakire
kimsiniz
nesiniz
neredesiniz bilebilseydim
sevdamızı daha derin nakşedebilseydim sevda mevzuatımıza
sevin beni işte bak buralardayım diyebilseydim
sevda dilenebilseydim
henüz bir resminizi dahi görememişliğimin ıstırabında
he hee
anladınız siz onu
sonuçta gaziosmanpaşanın en nezih restoranında
bir kelle paça yemeden asla bırakmam sizi ...
Mert Yiğitcan
8 ağustos 2018
İstanbul / Kelle paça günleri
5.0
100% (7)