13
Yorum
45
Beğeni
5,0
Puan
1544
Okunma

Bakmayın gözlerimin hep hüzünlü oluşuna
Sıcacık gülümseyen güneşim vardır
gizlenmiş mavi bulutlar arasında.
En karanlık gecelerde
yıldızlardan iz ararım sevdama
yoksulluğun sokağında.
Unutulsa da zaman merdiven altında.
Havanda ışık döverim
eski çağlardan kalma bir oyunla.
Dokunuşun kokusunu dinleyip
sözlerin kışını hazırlarım
düz yazı olmaya.
Kurarım salıncağı uçurumlara
yer değiştirir gölgem gelinciklerle
çocuksu bakarım sonsuzluğa.
Gelip geçenlerin hepsini
konuk ederim düşlerime
yetmiş beş metrekarelik evimde.
Islak bir toprak kazılırken içimde.
Yalnızlığa en güzel başkaldırı
gözlerimdir yine.
Sığındıkça kendi karanlığıma
omuz veririm kim bilir kaç tabuta.
En solgun güzü yaşar kalbim.
Ölenlere merasim
kalanlara ta’ziye diledikçe kelimelerim.
Ç/ağlayıp yedi koldan
yalnızlığa matem düşürür
keder toplayan göz bebeklerim.
Yine de;
Yıkanır sabır ile tüm kelimelerim
Rüveyda’ya kurulur terazim.
İşsiz güçsüz bir yağmur eşlik eder
pencereden gözlerime.
Aydınlıkta duran bir ülke açılır tekbirle
Ezanın ayak sesleri dökülür sabahın seherine
Amin kere amin birikir avuçlarımda
S/ağır yaralarıma tekil gülümsedikçe...!
Ferdaca
5.0
97% (34)
4.0
3% (1)