5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1518
Okunma
zehirle beni ya Rab
adamlarla zehirle
kadınlarla zehirle
baksınlar solucanların tadına
eşelesinler toprağı
ve yağmalasınlar beni
odaların da odaların da
aklımın
kıyısın da kıyısın da
ölümün
dengi yoktur kıyamın
yıkımın da olmadığı gibi
ne dirilt
ne yık beni
avuç avuç tuz yedim dün gece
yastığım taşa döndü
döndüm durdum iki kelimeyle
avurtlarım da birikmiş öfke
sallandı durdu
şişti yanaklarım
sıkıldı yumruklarım
ve savaş davulları çaldı
tam tepemde ki örümcek
kanlar içinde kaldım
kefene döndü yorganım
ve ben dün gece
hem erkek
hem kadındım
kendi ırzıma geçtim
devindi elim derim de
şikayetçi oldum kendimden
duşun altın da kuruldu mahkeme
aktı gitti
göz yaşları gibi günah
karışarak lağım suyuna
dinle beni efendi!
dün gece melekler de sarhoştu
atıldılar cennetten birer ikişer
ve pervasız etek hışırtıları duydum
bir roman da
onyedinci yüzyıldan
dün gece
ben
avuç avuç tuz yedim
yandım sabahlara değin
bir bulut su bıraktı masama
ve kayboldu sonra
piçliğin için de
kahpeliğin amininde
döndü durdu ölüm kuşları
hayatımı ufaladım attım önlerine de
doymadılar
kanımı da istediler
varımı da
yoğumu da
dinleyin insanlar!
herşeyinizi verin
ve kurtulun yüklerinizden
sesinizi yankıya
sessizliğini mahşere verin
ve cayın benliğinizden
dünya bir çukurdur
dünya ,içi ateş ve irin dolu bir
çukurdur