1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
683
Okunma
basamakları çıkıp
bir şiiri kucakladım
çığlık çığlık ölüm kokuyordu
ciseleyen bir umudun
sağanağa dönmesi an meselesiydi
kapalı kapılar
cansız aşklar
yaşayan ölüler tanıdım
sonra kendine yabancı
kendine düşman
kendinden nefret eden tenler tanıdım
soluksuz bir ömür
soluksuz kalan bir yaşamdan geliyordu
oysa sessiz harfleri vardı yüreğin
hiç kuşkusuz okunmamış şiirler
yüreğin mezarlığında yatıyordu
şeytanla buluşup
mezarlıkta uyudum dün gece
ölü mutluluk kokusu
ölü aşk kokusuna dönmüştü
hala uykularıma geliyorken
hala göğsüme dokunuyorken ellerin
başın omzumda uyuyorken
seninle öldüm dün gece
tutsaklığı yaşarken yüreğim
özgürlüğü düşündüm
esmer tenli bir çocuğum ben
güneşin kızıllığı altında kaybolmuşum
günahlar biriktirmişim
tövbeler etmişim
yanmış kül olmuşum
ama yine
yeniden doğmuşum
üstüm başım sevda balçığıyla dolu
sonra griye dönen bir yalnızlıkta kaldım
siyahtan kaçtım
beyaz beni kovaladı
mavi en sevdiğim renkti
sonra üstüme kefen örttüler
oysa ben bir şiiri arıyordum
acısı yine buğulanmış gözlerimin
pencereler ıssız bir sokağa bakıyor sanki
mavisini yitiren bir denizde boğuluyorum
yelkensiz bir tekne hızla uzaklaşıyor benden
sonra is kokusu sarıyor etrafımı
göğsümde kurak bir deniz
martı çığlıklarına doğru yürüyor
kendimi adım adım yitiriyordum
gökyüzüm yoktu
yıldızlar karanlığımı aydınlatmıyordu
bir karanlığın içindeyim
sonra şeytanla buluşup
seninle uyudum dün gece
bir ömür günah biriktirdim
günahım boynuna sevgilim
ibrahim dalkılıç
01.03.2018
23.20 izmir