0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1087
Okunma
Mızıkacı bir adam vardı falanca dağın ardında
Adında U harfi kazağı V yaka
Ne derdi vardı bilemezdik elbet ,biraz suratıda bet
Çalardı öyle işte ,dağlara taşlara...
Bulutlar ip atlardı,yıldızlar seksek
Çocuktuk o ara
Bilemezdik tabi,mutluluk kaç para
Babamızdan koparttığımız bir kaç bozukluk
Birde üstümüze yağardı yağmur oluk,oluk
Sırılsıplam ıslanırdık, gülerdik
Ağlayasımız tuttumu bir daha ıslanırdık
Sırayla ağlardık ve sırayla gülerdik
İmece usulu işte,tek ,tek
Birde bizde İmdat vardı,İmdat dedimi gelen
Hani öyle babayiğit çocuktu
Dağı ,taşı delen
Ağaçlarımız vardı dalları yediveren
Köpeğimizin ismi mazlum,kedimizinki ise boncuktu
Bir gün duydukki İmdat demiş annesi
İmdat gelememiş kanserden
Mazluma araba çarpmış,boncuk Ölmüş veremden
İşte öyle bir yaz olurdu bir kış
Biraz boy verince bu sene babamdan koca bir alkış
Annem garip boynunu büküp çetik örerdi
Ocağın ateşinden biraz olsun anlamıştım hayatı
Odunu az verdinmi hemencik sönerdi
Ahşaptan bir saatin içinde döner dururdu yelkovan
Bağdaş kurup oturturdum düşlerimi kilime
Birde kuru fasulyenin yanında koca bir soğan
Eşşek arısı sokaydıda dilimi gelmeyeydim bu günüme
Cepten yedik bu ara çeyrek asır
Palazlandı sakal bıyıklar bürüldü
Püskülden koptu, tane tane oldu mısır
Alacak verecek kalmadı hesap dürüldü
5.0
100% (4)