11
Yorum
35
Beğeni
5,0
Puan
1642
Okunma
I
burada duralım
karanlığın saçlarına düşen her kuş için
renk ve gölgelerin kapandığı o yere.
II
biliyorum kimse çağırmayacak beni
duvarın arka tarafındayım
her vakit oyun vardır
ve
tanrı bilir
vargit-ler beyaza büründüğünde
ölüm bir ağrıdır
uzanıp kuruturlar kendilerini
sonra uçarlar
ağaçların alacakaranlığında
elma kokusu
III
belki
yağmurun sesi gelecek
hiç kımıldamadan
taş havanları bozan bir kedi
kuş kemiği ve yaralı her figür için
ışığı kapatmalısın
buraya uzanıp göreyim
öte yakayı.
IV
tanrı bir gölgeyi söküp nasıl götürüyor. bak
taşlar taşlara çarpar. korkudan
aynı ayrışma
o sis altında
sular intihar eder
orada
her defasında
kuş kanatlarını nasıl taşısın bir ırmak
V
şu ağaç nar ağacı mı?
söyle bana
önce gece geldi
gündüz
rüzgar
sonra çatladı nar ağacı
kendi evine düştü
sarı bir ateş. ta şuramda
ben ansızın sıçradım
o anda gömün beni
.
.
.
5.0
100% (18)