46. DÖNEMEÇ

gerekir sanırım günün birinde
tetikte dur
ve sakla ölümün hecelerini
-yaşamakla anlamlı bir yoldur ölüm-
delik-deşik aşkların
dönemecinde

47. O ZAMAN

tek dize yazamazken
anlıyorum asıl
kısır kadınların mutsuzluğunu
takvim yaprakları bir bir düşerken
gül-aykırı ömrümden

48. BİR KADIN

bir kadın
karanlığını sıyırıyor özünden
aynasında: bir çift göz, bin çift göz, milyon çift göz
-tel örgülerde denenmiş-

dışarda coşan fırtına: yüreğinin gümbürtüsü
saçaktaki serçelerse: bir özgürlük cümbüşü

49. KİMİLEYİN

kimileyin
anlamsız şeylerle oyalanmak
şiirden-miirden hiç sözetmeden

bizim ismail âbi’nin yanına oturup
örneğin: spor toto’dan konuşmak
ne bileyim ben
yatınca çabuk uyuyamadığımdan
falancanın genişçe kalçalı kızından da

sonra yabancılaşmış
ve umarsız hâlini
olanca çıplaklığıyla ona
her şeyini sormalıyım
onun kahredici yaşantısına
intiharların
geçim sıkıntısının
arabesk şarkıların kıskacındaki

diyorum
çekilmez bir koku yapışsın üstüme
ama anlamsız kalarak biraz

50. NE DESEM

kumral sesli kız mı desem
yüreğimi cennete çeviren
türkü söylese ve vakit
dağların sustuğu yerden
olanca beyaz öfkesiyle
cennete çeviren yüreğimi

temiz-pak sözlü kuş mu desem
ciğerlerimi delip geçen
öpücüğünü işitsem ne vakit
durmaksızın bengisu içen
küçücük küçücük çığlıklarla
delip geçen ciğerlerimi

yazgısı öksüz sevdalarımın
uçsuz-bucaksız yörelerine
günyüzünün bitimsiz sevincini şimdi
-akşam karaltısı çökmeden önce-
eskisinden daha kararlı ve daha terli
yumuşacık öpüşlerle dolayıveren
ah nicedir canhıraş öyle
kumral sözlü kız mı yoksa
temiz-pak sesli kuş mu desem