5
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
1451
Okunma
iki taş arasında yüreğim
eziliyor ezim ezim
sabah ezanla başlıyor
gece benimle bitiyor
nefesimde yaşam belirtisi yok
küreksiz sandal gibiyim
savruluyorum savruldukça
avunuyorum denize bakarak
içimde simsiyah bir şarkı
gözlerinde gülümsediğim insanları
yitiriyorum birer birer
her bahçeye bir çiçek
her çiçeğe bir şiir yüklü
silmek istesem de silemiyorum
gidiyorum belirsizliğime
cebimde üşüyen ellerim
yok artık ayak sesleri hayatın
sahipsiz korkular sokaklarımda
koşmayı unuttu ayaklarım çoktandır
gözlerim gülmeyi
sular akmayı
güneş doğmayı
bıraktım ne varsa geride
yeni bir sayfaya başlık koymak da hayal
hayal bir akar suyun koynunda yıkanmak
içimi de dökemiyorum şiirlere artık
düşünüyorum da
tapulu
deniz manzaralı bir hayalmış bizimkisi
dil lal
söz küsmüş
gülmek de ağlamak da suç sayılıyor
adında mı kaldı şiirlerim
bilmiyorum ama
azalıyor azar azar şiirlerim
denizlerin mavisi yok
iş çıkışlarının anlamı
vaktin önemi
şimdi bir şişe kırmızı şarapla
sabaha karşı gitmek istiyorum
ne imanım kaldı
ne de abdestim
nasıl olsun ki
sevdiğin sevdiğinin koynunda uyuyor
5.0
100% (11)