0
Yorum
5
Beğeni
4,7
Puan
4285
Okunma

Senin geldiğin yerlerde, rüzgârlar sert eser, bilirim
Ve bulutlar, bereket yağdırır, umut yağdırır
Rengini çay bahçelerinden almış gözlerin gibi...
Çam ormanlarının kokusu sinmiş saçlarına,
Yüreğin, o yörenin dağlarınca yüce
Ve dudaklarında kurumuş denizin tuzu,
Bir yayla çiçeği kadar özgür ve gürsün
Karadeniz’in kızı...
Güldüğün zaman
Güneş vurmuş sakin koylar gibi,
Sevdiğin zaman
Kucağın, reyhanlarla bezenmiş yaylalar kadar cömert...
Mavin lâciverttir senin, rüzgârın fırtına,
Sevgin tutkudur, yalansız ve mert,
Öfken, Karadeniz’in dalgaları gibi
Köpük köpüktür, acımasız, sert.
Gurbet düşürse de içine, bazen ince bir sızı,
Bir Karadeniz türküsü kadar renkli ve coşkulu hep
Karadeniz’in kızı...
Ödün vermezsin duygularından
Karedeniz gibi dik başlı, alnın açık,
Ezilip büzülmezsin
Bir kum tanesi olmayı sevsen de
Bir dağ zirvesi gibisin.
Bundandır yalnızlığın, alnındaki yazı
Yere değmemiş yağmur damlası gibisin
Karadeniz’in kızı...
Ünal Beşkese
5.0
67% (2)
4.0
33% (1)