0
Yorum
5
Beğeni
0,0
Puan
1886
Okunma
yüz tahta çit vardı
geri dönen leylekli çatının sarışın otları
huzurlu bir ihtiyarı dinliyordu
ve sakin çayırların süslediği boşluğu duyan
kuşlar havalandı
harabeler değil anılarımız gülümsüyor
saklı boş çekimser duygu
ve yüzüm dağlara dönük
söylüyorum unutulan şarkımızı
ölü adımlarıyla damlayan yağmur
dün toprağın burnundan düştü göğe
asmalı umut ormanında sesimizi duymadan önce
ağaçlarla gece yorulan yıldız salkımlarına
sorabilirsiniz sevgimizin kokusunu
iyi geceler ay ışığı
bana yardım et
ışıt yolumuzun kalbini
uyuklayan güneşi uyandırmadan
dua edenlere
boşluğa yayılan baharın mutluluğunu götür
dersin ki
bu sevdiğinden
yüzünü arar ırmak yüzüme bakıp
kapılsak soluksuz kavuşacağız değil mi
dalgaları tenimize çarpan
eski yaralarımızı sarıyor deniz.