Yitik bir şehrin ışıklarından, sıyrılıyorum yavaşça
sen kokuları kattım, senli düşlerimle beraber
omuzladığım heybeme

ha, bir de en çok sevdiğin mavi gömleğimi giydim
kalbimde büyük bir sevgiyle, bir umutla aşkla
bekle geliyorum sevdiğim.

bir gökkuşağı gördüm ıslak bir günün ardında
ona konan güvercinlerden sarı rengi istedim
benziyor diye saçlarına .

güvercinler mavisini katlayıp, koydular sırtımdaki heybeme
nasıl da anlamışlardı gözlerinin maviliğini .

bir orman yoluna düştüm apansız
orman sıklığı saçların
sana doğru uçuşuyordu dalgalarıyla
anladım ki o an senin hayalin,
götürüyordu beni sana.

fesleğen kokusu yayılıyordu etrafa
en son gördüğüm düş geldi aklıma
sen bekliyordun beni, seni üşüten ayazlarda.

korkma ben ertesi günün ilk ışık sızıntılarında.
geleceğim ellerimde ılımlı baharlarla
ay yüzün parlayacak beni gördüğünde
bekle sevdiğim az bir zaman kaldı kavuşmaya
sana mutluluğun en alasını yaşatmaya
vuslat ecele kalmadan geliyorum
bekle sevdiğim.

Sabahat çelik