7
Yorum
27
Beğeni
5,0
Puan
972
Okunma

/Zülfün sıra kuşlar ötüyormuş bırak ötsün
Kargada bir kuştur sonuçta/
Suyu ısıt çocukları uyut koynuma gel
Bence burada müthiş bir lirizm yatıyor
ama önemli değil
Mayına basıyor yıllardır sınır boyunda çocuklar
uyutmaya
ne gerek var
birazdan ölürler...
Nefes aldıkça çırpınan göğsümden
söküp alındı bu şiir
Alacakaranlık kuşağı tadın da günler bunlar
gırtlağıma kadar tıka basa
üzerime basa basa
parmaklarımı kıra kıra
İşte böyle sevmeli insan...
Kavgasıda davasıda bol ülkemi sever gibi
Dilimde cinayetler dolanıyorken
göğsümde mütemadiyen sıkışan bir
kalple
su/suyorum ben sana.
Kırağı iniyormuş sabahlarımıza
insin varsın
Canhıraş zangır zangır titriyorken avuç içlerim
gülüşüne sığınıyorum
işte
üç beş parça yitikliğimle
Ya vur öldür
Ya öp güldür...
Herhangi bir yaraya yaslanıp müstehcen hikayeler anlatıp duruyor yollar
çağlayanlarıma...
Ben
Gözlerinden geçtim durulmuyor artık
hiçbir şey.
Nasıl durulsun
Su üzre uyuyup
Su üzre uyanıyorum
Kan ter içinde kalıyor gövde
Bu yollar kan üzre katre katre
afilli aşk sözleri ölüme bunca yakın
Kavganın orta yerinde
bağırıyor biri kafamın içinde
işte böyle başlıyor her şey
Akşam iniyor evler üzre
evler pencerelere yaslanmış fısıldaşıyor
Kıldan ince kılıçtan keskin sızımız
bugün buradan geçecek
tam şuradan
kuş kadar yürekten
Topuk sesine karışıp sancılayacak
kaldırım taşları...
5.0
100% (16)