10
Yorum
21
Beğeni
0,0
Puan
1398
Okunma

bir adam tanıdım
gülüşü dünden yaralı
bakışları üzüm karası
yüreğinde yılkı atların sabırsız kişnemesiyle
koşan geleceğin belirsiz şafağına.
otobüs peronlarında el sallamaya alışkın
kuru kemikli elleri vardı
sarhoşların kaldığı barakalarda sabahlayan
gözleri bir damla mutluluğa aç
yüreği yoksul
gönül bahçesi tarumar bir adam
geceyi yudum yudum kurutan.
terkedilmiş sokakların adresini en iyi o bilirdi
verdiği sözlerin arkası kırmızı balmumuyla mühürlü
çarmıha gerilen duygularından sürekli kan damlardı
ayakları bu kana bulanık
bana gelişleri şahittir
şahittir o kana bulayışı beni.
’bitti’ derken sesi titreyen çocuksu halleri
hala aklımı kurcalar
sebepsiz değildi elbet bu bitişler
en iyi ben bilirim
ona çanak tutan bendim ne de olsa
keskin bir ayrılık kokardı
sırtını dönüp gidişleri
ve umudu bitirişleri
hiç yabancı değil aşkın kanununa.
bir adam tanıdım
tanıdığıma bin pişman.
Ayvazım DENİZ