4
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1616
Okunma

Ala Öküz
güzde ekine, baharda nadasa
yazda, kağnıyla sapa
düvenle döner harmanda
ardından ters atılır yakın tarlalara
derken kışlık çalı
bu hep böyledir yılın yılı
ve arkasından
yok saman az,
yok ahır dar,
işin aslı!!!
ya elde yetikin bir dana var
ya da artık ala öküz yaşlandı
ya Leyleğoğlu
ya Kara İrbem meyancı başıdır
ya da hem ikisi,
bir de yanlarında Çöllü olur hep
üstelik bir de başka birileri vardır
sevimsiz, şişman, eli deynekli bir celep
öküzün dişlerine bakar
sağını-solunu tekrar tekrar inceler durur,
kırk kusur bulur,
olmazsa uydurur
ve ağzından baklayı çıkarır!
!”
“-de bakalım emmioğlu
gönlünden ne geçiyo”
!?
babam yutkunur
“valla ne bileyin”
“-ne vercez,
ne isdeyon bu goca öküze”
“…………*?”
"-emmioğlu bireş yönet de de
elimiz boş getmeyelim”
“…….?”
"-bireş tenzil et bakalım ağa"
"-oluvuca(ğı) bu" dedi babam
……..
“-emeğ emek geldik huruya gadak
de gaa!
elimiz boş dönüp getmeyelim”
aslında yoktur almayacağı..
iki saatdır tutup salladığı
babamın elini bırakır
yönü-öte gider,
adam işin uyanığı,
babam mahçup
"-çok demedik abey be"
"-çok dedin ırafık”,
sigarasında bir daha çeker derin
bir daha yoklar Ala Öküzün bağrını
tapbıklar sırtını
bırakır dumanı
“……… çok dediin!!
valla çok dedin epap”
..
uzağa atar,
gidere ayağıyla ezer,
elini uzatıp arkadaşından bir sigara daha ister
tabakayı alır, yakar
babama da tutar
“-sağ ol abey biz o işi beceremeyoz”
“-ule garılar bile içiyo bu meredi”
havaya havalı bir duman püfler
sigarası ağzının yan tarafında şimdi,
yandan yandan üfler
sigarası bir aşağı bir yukarı
dört döner Ala Öküzün peşinde
sonra izinin üstüne bir manevra ile
babamı karşısına alır
hesap sorar bir eda ile
“-bak arkadaş ….
ben bu goca öküzü çifte koşmecen"
ağzının kenarları pis!
kendisine “koca” denilmesini anlıyor ise
babam Ala Öküze karşı mahçup.. canı sıkılır
pazarlıktan caymalıdır
ancak babamın eli celebin elinde hapis,
birden bırakır..
öteler gider, geri gelir
inceler bir daha,
sonra bir daha
..
meyancılar
elleri bir daha
sonra bir daha birleştirir
el birlik el kümesini sallarlar
alıcının satıcın sağ elleri
birbirinden kaçacaktır
etrafında en az ikişer çift el daha
sallar ama bırakmazlar
..
alıcıya rica minnet
olmadı azar şikayet
“-de bakalım be
sen de ver bireş”
onun cevabı dünden hazırdır..
“-abey ben da(ha) ne vereyin
dediğine baksan ya yau”
“-Hacı epap valla sen de çok dedin
de bakalımsen de
bireş inive(r)”
aslında kimsenin umurunda değildir ederi
kimse bilmez celepten başka “gideri”
elde bir babam satacak
celep dediği fiyata alamaz ise
bir başkasını gönderecek gene alacak
kimsenin aldırdığı yok bana
bir de Koca Ala Öküze!
buruk bir bakışma oldu
Ala Öküz’le
bunca yıl,
yaz demeden
kış demeden
kahrımızı çekmişti
elimden çoook
kelek karpuz kabuğu yemişti
hiç çekinmezdi,
elimde tuttuğum otu yerdi
süsmek nedir bilmezdi
özellikle beni
boyunduruğa kendisi girer
huysuzluk etmezdi
harman sonunda hayvan
baharını almış gibi,
olacak değil ya
Koca Ala Öküz koca koca gözlerle,
mahsun, mahsun baktı yere
sonra bir yerlere
sonra?
sonra bana,
..
içimiz nahoş..
ardından babama
sonra tekrar bana
ben de ona babama
o bakmadı bir başka tarafa
sonra
umutsuz
boş boş
etrafa
artık babama asla
daha sonra da
adam tekrar tekrar
etrafında dönüp,
sırtına vurdu
sığaşladı
Ala Öküz oralı olmadı
ağzına dişlerine bakmasına
bile aldırmadı
geviş getirmeye devam etti
belli ki ne satılmamaya ğücü yeterdi
ne kaçıp kurtulmaya
ne de elinden başka bir şey gelirdi
netice ne olacaksa
olsun bitsin istiyordu
oda benim gibi
sonra bir de Necati geldi
“- den! be!
bunun uçu bazarlık galmaz” dedi
sonra Zebitoğlu!
arayı buldu bitirdi işi
“…”
“-len arada bişey galmadı yau
bunun uçu bazarlıg galmaz”
Saat Ali..
“-aranızı bulalım”
Mustukoğlu
“-fifti fifti kışısınlar”
adam uyanık..
“-pekey madem,
abeylerin gönnü hoş ossun
bana galısa etmez emme
madem öyle buyurdular
daha kırtıklı guruş çıkman”
..
etraftakiler
“-eyi madem hayrını gör”
Öküzün, yani malın.. paranın..
alım-satımın
adam sarkık pantolon cebinden
bi külte para çıkardı
eskilerini vermeye gayret ederek saydı saydı
bir yeşil onluk daha kesmeye kalktı
etraftakiler güya razı olmadı
celep;
"-de bakalım bu da bizden ossun" diye
güya!
keyf bağışladı,
“-sen de hayrını gör
hakkını halal et”
“-halal olsun”
Hebiboğlu
“-hu arkadaşa bi çobansalığ at bakalım”
omuz silktim başka tarafa baktım
babam;
“ben oğa verin emmisi”
adamlardan biri
ipinden çekti
direnecek gibi oldu Ala Öküz
bir-iki
yeni sahiplerinden diğeri
elindeki deynekle iteledi
gönüllü-gönülsüz
gitti
biri itti,
biri çekti
o gitti
devr-i Ala Öküz bitti
Çalı / 1813
DİPNOTLAR
ters: hayvansal gübre
meyancı: aracı, ara bulucu
celep: cambaz, canlı hayvan alıp satan kişi
yönet: uygun, kabul edilebilir, ucuz, ekonomik, tercih edilir
süsmek: tos vurmak, boynuzlu hayvamların saldırısı
baharını almak: bahar mevsiminde taze sürgün ve otları yiyerek semirmek, besili olmak
5.0
100% (5)