3
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
3283
Okunma

agam, goya aklı sıra başdan aya(ğ)a
bi ğözel gayarladı beni,
o zamannar bakgal ya?
Gul Osman’a bazardan ısmarıç etmiş
bi laylom sıkma, bi gadife pontur
o da za(ğ)ar satlıkcıya
“-işde huncucuk, bacak gadak bi şiy” demiş
belki de Gul Osman da bizim Halil’e deye aldı ya da
belki Halil’e ısmarlandıydı da
İsdambola gediyon deye işde
dutdular da keydirividiler bana
valla orasını bilmeyon gari
hu takike etibarıyna(n) da
ne desem yalan olu(r) hinci..
ponturun paçası nerdeyse dizlerimde
eskinkinnerin ettiği gibi
yun çorabın içine guysam da
çorap ipini dolasam olcak yani
zorunan iliğini ilikledik
belim gara ğarınca beli ğibi ğaldı şerefsizin..
..
ömürde bi yeni asbap sa(hi)bısı olmuşuyun
laylom sıkmanın yakasını zor-şer ilikleyinçe de
soluk bile alamayon,
mezbur başımı höyle (y)okara gasıyon
bireş de ondan,
dimdik çıta ğibi duruşum..
..
emme elin adamı ne bilsin işin bu cihetini
zati unutmuşuyun önümü iliklemeyi
dükkanım oldu-bitti açık zati..
müleveslik belki..
senin annaca(ğı)n
o ğüne gadak ağama yenisi alınmadıkça
yeni urbamız olmamış
ömürde ik-diba bi yesyeni bi sıkma pontur sabısı olduk derkene
okardan aşşa, yeni keydik deye
yok paçası gısaydı
yakası darıdı
beli ince
şika(ye)t file nerden aklıma gelsin
yeniyi bilmeyon ki şikat edeyin
alca(ğı)m cevap belli
açılır, seneye de keyersin..
Felek Sülemenin üsdü
benden beter tamamen esgi-püskü
valla iresmen dökük
anası ponturunun arkasını
yorgan ipliğiynen teğellemiş
paçası sökük
pabbası demişsin
haralda bobasının
bir-kaş numara böyük
ayoğlaycı!
tohma !,
“eşşemin annı sakar
kendi la(ğa)bını bana dakar”
aklı sıra beni tangazaya alıyo;
üsdünde yok başında yok
haline bakmayo
fira bana gülüyo
“esgi keyer yok gibi
yeni keyer bok gibi”
ne demeğise;
güleyin de boşa getmesin işde
zati benim yeni urbaların
güçcük geldiğini görünçe barabar
agam•
“-dila(ğı)na yana(yım)n
len Memet
çıta ğibi ütülü pantulu da geyince
fe(h)metdim ki
sen bu sene bayaa atıkmışsın
boyun irekmiş
gari öğsüzlükden yırtmışın
o bi seneye galmaz beni dutarsın” dedi
valla bi keyiflendim
guru(r)llandım ki’.. sorma
neyeyse, adam olduk öyle ya
bütün ahali toplaşmış,
bazar gamyonunun geri döncee yere
agam; “-ülen aklımıza ğelse de
Gul Osmana sana bi de acarından pabba ısmarlayaydık
cedid yenisinden hemi de
beg eyi olu(r)dun emme, neyse
onu da İsdabol’dan alısın” dedi
..
“-pabbanın çıkdığı yerden
eee anasına satayın para ğazanacan gari”
papbanın çıkdığı yer İsdambul..
paranın basıldığı yer, yani kaymenin anavetanı
Türküye’nin candamarı paranın gazanıldığı yer
sen de gazancan gari..
bi de pavlikatör filen oluyon mu dah de imanıımm
ordan biri “Mısırın Nili neyise
Türkiye’nin İsdambolu da o” dedi
ne demeğ ise; amaan bana ne!
dedem “-buradağı gızları beğenmen gari
dik topuklu, dodakları boyalı bi ğarı alısın
o da buraları beğenmez, “ayhh” der”
..
“asvalt yok deye gelmez, seni de salmaz”
gelse de taksiden enmez
“eyi bi taksi al.. bi de şöfer dut”
“sür olum Okarı Tırtar’a”
“-Memet..! köye bi gel kii
gören seni..”
da’ nere para ğazanıyon len
valla adam kırtıklı ğuruş gösdermedi de
neyise halal hoş olsun
geldi-ğeşdi
de! ona ğelcez; ben esas duruşa ğeçip
“-Yukarı Tırtar’lıyım abi” deyinşe
adam
“-Aşağı Tırtarlı olsaydın bili(r)dim” dedi
“-Aşağı Tırtarlı kimleri bilisin” deyinçe de
adam
“-sen!” dedi, ben başladım saymaya
“-Mulla Hasannarın Kemal, Mevlüt, Memiş
Sülünün Murat Şafiyimiş
hani Memonun Tahire ganat dakmış da
“-salla Tahir salla” demiş,
haydi yavrum pardıdan aşşa
arkasından itiymiş ya
o da bereket versin tersliğe çakılmış,
nayeti uşmuş ya!
gerçi siz de bilisinizdir
onnarın evleri hep yerdenevdir
bizim köyde yerden ev yok, emme çoğ eveli
bizim köydekinner de yerden evimiş”
“-kimlerin evi yerden ev?”
“-öyle bilmen de
İbilinin Yaşar, Kerem Ali, Gök Musdafa,
Ülfet , Kaz Ahmet, Dereli
Somuncu, Dırıcı, Imak, İbik, Mıdık ,
Osduk, Üsüğün Memiş
Candırmanın Hasan, Goca Gulak,
Goca Memet, Güçcük Ali
Güçcük Ali saman atkısı düzerimiş
Dingin , Kireç Şakiri, Cimelek Şakiri,
Alıcanın Mamıt, Gara Sülemen, Leyleğin Halil,
Eyvaz, Durgadının Hasan Ali, Memonun Nuri,
Ferudun, Sırlı, Oli Mamıt, Hacı Köse’nin Cemil,
Berber Köse Durmuş, Alagöz, Torin, Bozayak
Gara Ğulak, Gara Kamil, Gara Bıçak
Dırdır Mustan, Kara Mutsan, Kör Mustan
Kerimin Amat, Derelinin Amat, Deli Amat, Deli Osman
Gadiro(ğ)lu, Gartdik, Yanıç Osman
Çomağaşanın Oluk Osman, Musaçavışların (Cöb(e)) Osman
bizim köyde de osmannara cöbe deller emme
ne manaya geli ben bilmen ne demek cöbe
efendime söleyen Dekelik, Güpbük, Gebiz Garısı, Dare
Zıddık, Zübüd, Miyeser, Zale ”
“-afferim delikanlı sen
Aşağı Tırtarı benden iyi biliyorsun vallahi”
“-bilirin tabi, mesela………
sen İriciği biliyondur de(ğil) mi”
“-bilmemiyin hiş iri yarı bi adam, çok iri”
“-orasını ben bilmeyon da esgiden beri
salak salak gonuşuyomuş”
“-ne deyomuş”
“-ne bileyin valla işdecik”
“-dur amma, İricik ölmüşdür belki”
“-valla bilmeyon, orasını Allah bili
öldüyse Allah Irahmet eylesin
sağısa gulağı çinlesin”
“-amin de,
ne deyomuş”
“-o gayıpdan habar veriyomuş”
“-mesela” dedi adam
“-mesela efendime söyleyen
“gün gelceğmiş iki köyün arası gapancağ”mış
“iki köyü bi mıhtar idare edeceğ”miş
yok efendim neyimiş de
“Angaradan ezen okunacağmış” ”
“-eee”
“-bizim orda namaz gılıncağmış
hiç olcak şey mi yaa”
“-neye olmasın” dedi adam
“-peki aldım gabil etdim
“köye teyyare inceğ”miş
“her evin öğünde tomofil durcağ”mış
çoluk-çocuk bile
sışmaya tomofilinen getceğmiş”
“-Allah Allah”
“-“Demirel yüzüne bakalak gonuşçağ”mış
“isdemessen ağzını gapatcağ”mışsın,
“isdersen de Musdafa Geceyatmaz’a
gece zabbah deyene gadak türkü çağırtcağ”mışın”
“-eee”
“-gün gelceğmiş, “yanına varmaya
cesaret edemeyceğin, alüyülala adama
para vermeden şebeklik yapdırcağ”mışsın
daha neler-neler güler misin-ağlar mısın,
“-e ee.. başga”
“-“Goca dağa çıkmağuçu merdimen dayacağmış,
en depesine ayna goycağ”mış,
da! “zabah erken olcağ”mış,
“ordan urgan gerceğmiş sağa-sola
köyün üsdüne bi! çadır gerceğ”miş
“yaz boyu kölge”,
yau o ğadar çul nerde,
değil mi?
…..
“gışları etirafını gapadacağ”mış
“gocca köyü bi zobaynan ısıdacağ”mış,
“ahırlardan bi boru uzadıyoru
ovada herkeş zebze etişdiriyo,
harımlardan firenk-bosdan gış boyu”
daha neler öğüdürümüş duysan bi!
öğüne gelene “-hı” deyvi
ağşama gadar anladıvısın
valla gülmekden yerlere yatarsın
“-demeğ o ğadar ileri görüşlüymüş”
“-mesela bi de şey…
mesela…… “adam tarlada çift sürüp duruyokana
asgerlik yapan oluyna gonuşcağ”mış”
“-nası olcağmış bu iş”
“-len olcağından mı işde ya
aklına eseni gonuşuyomuş”
…………..
“-zati bizim köyde biri
mehesiz Hacallar ğibi gonuşmaya durdu muydu
“-dinnen gari bizim İriciği”
deye onun uçu deniyoru
“-Hacallar nası gonuşuyor da”
“-işde e ne bileyin valla
aslısız-asaletsiz
goğlaşma değil de
ıııııı ……………………….”
“-kimleri tanıyon başga”
“-bi de o köyden gaymakam mar
emme ğetmiş taa şe(hi)rden evlenmiş
köyden bi ğız gurtarsa olmamıydı”
“-doğru amma köylü ğızı
kaymakam karılığı yapamazsa”
“-neden yapamasın,
mesela bizim köyde kızlar
hemi çok fızlı halı dokurlar
hemi ekmek-aş ederler
hemi de geçi-goyun sağarlar”
“-kaymakam karısına
halı mı dokudacak
koyun mu sağdıracak”
“-dokutma mı
gaymakam yoğurt peynir yeme(z) mi”
………….
“-ee ne yeyip ne işcekler”
…………..
“-eli boş neytcekler”
…….........
“-halı dokuycak gızı olmayannar
hep fakirler ya
bak söz temsili agam da hep o(ğ)lan var
el gayfaya, o tarlaya”
…………
“-evinde halı dokunmayannar
gaveye bile gedemezler
neyye gavede çay parayna
sanısın aynı mitli şe(hi)r”
……………..
“-söz temsili Mercenin Osman
tarlaları neyinen alıyo
ondan sonura Mırı Şaban
oğlanı neyinen okuduyo”
“-demek Osman Ağa epey tarla aldı ha”
“-alma mı len ha boba ha
Garşıbağda, Yazılıda, Mezerdüzde, Gocaduzlada
almadık tarla gomadı valla
kim saltık etse elgo(yu)yo(r)
hemide peş para boba!..”
“-demek Şaban ağa oğlanı okutu öyle mi”
“-yau biliyon zati ebi-cetti olmuşu bi oğlan
onu da okutdu mamir etdi
köydeki tarlaları n’olcak hinci
Garşıbağ’a baktı(ğı)nda,
Killikgediğine aşıvıdığın yerdeki
en köşe tarla
Şaban Emmigilin
sanısın men edilmiş gibi
o tarlalar n’olcak hinci
iki ğün sonura onnara kim bakcak de(ğil) mi”
“-demek kızı olmayanlar fakir ha”
“-helbet,
bi evde gız yoğusa
o evde
huzur, bereket, dirlik arama
emme oğlan; gayfa parası demek,
asgere getcek para
okumaya getcek para
evlendirmeye gak
“başlık parası” ona keza
düğün demek para
hep masıraf,
cep hastalığı
bi de dirlik olmadı mı
ayırmaya gaksan ev hani
neyinen meşgil olacak değil mi
bi de arayerin goğu-gıybeti
işin yoğusa dert annat..
halbuku gız öylemi..
gız gısmı halı dokur,
ekmeğ eder,
aş bişiri(r)
süt sağar
çocuğ avıdır..
her şey eder..
bi evde gız evlat yoğusa
o ev yandı demekdir..
ne dirlik galır
ne huzur..
ne ekmeğ aş”
…
“-haa.. gerçi
Canab-ı Allah yaratdığı gulun ırızgını veri(r)
dünnede aş mezeri yok helbet
o başga bi me(v)zu
..
hani de(yeceksin)cen ortakçılığ etse
ortakçılığınan filen garın doyar mı amca
gış altay mal besle
nadası, yeygisi samanı ona keza
get valla başa çıkılcaklayın deği(l)
tohumu, ilacı, otu
yolması, sapı-harmanı
denesi-samanı
zıfır-zıfır elde var zıfır
hesap etsen yeyemen
ee..
anam anam gadın anam”
“-evet, zor gerçekten,
kimler ortakçı mesela” dedi adam
saydım inneden ipliğe
“-Avilden, Hebiboğlu
Hacı Mamıdın Osman
Goca Durmuş,
Sakızlının Iramazan”
ha bire sayıyon gari anasını satayın
yalan-yannış daha kimler kimler
adamcağ(ız)ında işi yoğumuş kiyne
verip-alıp beni eşeleyo, tastikleyo”
adam sanki onnarı tanıyomuş ğibi
mayıl-mayıl dinneyo
ben de bulmuşuyun gonuşcak birini
meseleme başga
işin aslı birez de gorkudan
sırf, maksat -adam burağıp getmesin-
pırtıları çaldırmayan
annadıyon da annadıyon gari
kırk yıllık asger arkadaşı epabız sanki
koyu bi m(uh)abbed dutdurmuşuyun ki
deme ğetsin
DİPNOT
gayarlamak / kayarlamak: yenilemek, elden geçirmek, eskiyi kullanılır hale getirmek, ayarlamak
kayarlamak: küfretmek
bacak gadak / bacak kadar : ufak tefek çocuk
üst / üst-baş: giysi, giyecek, esvap, urba
teğel: eğreti tutturmak, seyrek dikiş
tohma: yaramaz, serseri, soytarı, fırlama, edepsiz, piç, belki kastedilen katır yani ana babası gibi olmayan, daha çok asil ailelelerden gelen asil olmayanlar için kullanılıyor olmalı. Sapkın,
• “agam” diye kasdettiği aslında babasıdır, köyde sadece Gozirlerin evinde Goziroğlu Ramazanın çocukları babalarına aga derlerdi, herhalde halalarıyla yakın yaşta olmalarından, ondan görerek aga demeye alışmış olmalılar.
atıkmak: boy atmış, boylanmış
öksüzlükten yırtmak: anasız da kalsa kendi başıyın çaresine bakabilir, kendi ayakları üzerinde dikilebilir, kendi kendisine yeter
yerdenev: tol, tek kat, baraka
ülfet: yarenlik, kastedilen kişi Rifat Kılıç
mıdık: gıdak, gaga, burun, ibik, galak(takke siperliği)
dingin: aşırı yorgun, adeta ölgün, kımıldayacak kadar da olsa takatsiz
yanıç: yengeç, yangıç, yengecin yan yürümesinden esinlenilerek yanıç/yangıç denilmiş olmalı
düriye, zübeyde, müesser, zeliha/züleyha
gayıp/gaip: bilinmeyen, henüz olmayan
goğ /kov / koğ :dedikodu, çekiştrime, başkası hakkında onu incitecek şeylerin konuşulması
5.0
100% (6)