Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
Hüzünlü peri
Hüzünlü peri

UMUDUN İZİNDE...

Yorum

UMUDUN İZİNDE...

3

Yorum

13

Beğeni

0,0

Puan

429

Okunma

UMUDUN İZİNDE...

UMUDUN İZİNDE...

_______

Bir sabah, güneşin ilk ışıkları, tıpkı altın bir kuş gibi, gökyüzüne dokunduğunda, yaşadığı kasabanın kenarındaki eski taş evde bir kadın uyanmıştı. Gözleri, sabahın içindeki soğukluğu ve hüznü yutmuştu ama yüreği, hep taze bir çiçek gibi, umudu taşırdı. O kadının adı Nurdu. Ne de olsa, hayatını umudu boyayarak geçirmişti.

Küçük odasında, her sabah olduğu gibi, penceresini açtı. Rüzgâr, ona eski zamanları fısıldayarak içeri girdi. Toprağın kokusunu, köyün geçmişiyle birleşmiş bir yağmur damlası gibi hissetti. Yüreği, kasabaya adım atan her yabancı gibi, ona umutla bakıyordu.

Her sabah, her akşam, her adımda o toprağa basan kadının derin bir gücü vardı. Gözleri, yorgun ama kararlıydı. Tıpkı annesinin, bir zamanlar bu toprakları sararak büyütürken söylediği gibi, “Sevdanın en güzel hali, her zorluğun üstesinden gelen yürekte yeşerir.”

Köydeki insanlar, onu hep sevinçle selamlar, konuşmaları, gülüşleri, yürüyüşleriyle birer nağme gibi büyür, her bir kelimeyi içlerinde yankı yapardı. Ama o, gözlerinin derinliklerinde hep bir şeyin eksikliğini taşıyordu; bir zamanlar kaybettiği, anıların geride bıraktığı bir boşluk.

Her sabah kalktığında, çayını demleyip pencere kenarına otururken, aklında kaybolanları arardı. Ne zaman yaşadığı bu eksikliği fark ettiğinde, derin bir nefes alır ve yüreğini her zaman bulduğu tek yere, umutla teslim ederdi.

Bir gün, kasabaya gelen bir yabancı, onun yanına yaklaşarak derin bir soruyla gözlerine bakmaya başladı. “Senin içinde ne var, Nurdu?” dedi. O an, kadının gözlerinde bir gökkuşağı gibi renkler belirdi. “Her şeyin ötesinde, her kaybın ardından, her eksikliğin ardından var olan bir şey,” dedi. “Bir umudu tutmanın huzuru, bir sevdanın büyüklüğü.”

Kadın, tüm kasabaya yayılan bu huzuru, bir toprak gibi içten içe yoğuruyordu. O kayıplar, hüzünler ve eksiklikler birer zenginliğe dönüşmüştü. Sevda, her şeyin önünde bir ışık gibi parlıyordu. Nurdu, kayıplarını hiç kaybetmemişti; çünkü o, kaybolmuş her sevdayı, yüreğinde büyütmeyi bilmişti.

Geceleri, kasaba yavaşça uykuya dalarken, Nurdu evinin kapısını aralık bırakır, rüzgarın içeriye gelip kaybolan sesleri getirmesini beklerdi. Her gecede, her sabahda, bir umut daha büyürdü. Yavaşça, kalbinin izini takip ederek, hayatı boyunca kaybolan her şeyi buldu, çünkü umudu asla bırakmamıştı.

Ve bir gün, kasaba ışıklarını yitirip karanlıkla sarıldığında, Nurdu, kendine söz verdi. Umudun kalbi ne kadar yorgun olursa olsun, bir gün bu kasaba, sevdanın izinde sonsuza dek parlayacak ve sevgi, bir geceyi aydınlatacak kadar güçlü olacaktı.


Peri Feride ÖZBİLGE
20.05.2025

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Umudun izinde... Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Umudun izinde... yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
UMUDUN İZİNDE... yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
İhalil
İhalil, @ihalil
20.5.2025 16:22:58
Sevdanın, sevginin yaşandığı her mekanda huzur ve en ali mutluluklar vardır ve mutluluklar nur ile buluşur o zaman da nur ala nur olur.
Bazı annelerimiz.bazı asil kadınlarımız insanlık kitaplarının anafikri ve mukadimesidir.
Onların her zaman maharetli elleri öpülür, öpülür, öpülür.
Rahmetli annem derdi ki; "el öpme ile dudağınız incelmez" "öpülmesi gereken elleri canı gönülden saygı ve hürmetle öpün" derdi
Ama şimdiki gençlerde el öpme olayı neredeyse yok, yok, yok. Bu yüzden ülke olarak gidişatımiz hiç de iyi değil
Allah sonumuz hayr eylesin!
Yine her zaman olduğu gibi her cümlesi birbirinden manidar harikuledenin de fevkinde bir şiirinizi okumanın süruru içindeyim. İyi ki varsınız!
/ yüRekTen
/ yüRekTen, @-yurekten
20.5.2025 16:19:46
"O kadının adı Nurdu."
Özne üst virgül ile ayrılmalı.

"Bir gün, kasabaya gelen bir yabancı, onun yanına yaklaşarak derin bir soruyla gözlerine bakmaya başladı. “Senin içinde ne var, Nurdu?” dedi."
Soru yanlış. "Senin kafanda ne var Nur?" olabilirdi.

"Nurdu, kayıplarını hiç kaybetmemişti; çünkü o, kaybolmuş her sevdayı, yüreğinde büyütmeyi bilmişti."
Kadının ismi Nur mu, Nurdu mu? Okur bunu hâlâ anlamadı.

"Ve bir gün, kasaba ışıklarını yitirip karanlıkla sarıldığında, Nurdu, kendine söz verdi."
Yazının başında, "O kadının adı Nurdu." demiştiniz. Nur'a söz vermiş olabilir mi?

Bu cümlelerin öznesi hakkında biraz düşünelim mi, ne dersiniz?

Genel olarak güzel bir yazı ama özne bu şekilde devam edince yapay zekanın kafası karışmış gibi görünüyor.

Tebrikler.
İhalil
İhalil, @ihalil
20.5.2025 16:08:14
Selamün aleyküm sevgili saygı değer çok kıymetli Feride hanim kardeşim "dilsizim siirlerinize de yorum yazmıştım ama sanki gözünüzden kaçmış
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL