Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy

KUM SAATİ...

Yorum

KUM SAATİ...

11

Yorum

12

Beğeni

0,0

Puan

1024

Okunma

Okuduğunuz yazı 22.7.2023 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.
KUM SAATİ...

KUM SAATİ...




Umarsız ve sabırsız ve sırasız bir gizin tahayyülü ve yabani düşler meclisi gerçeklerin gerekçelerinde saklı bir yemin gibi geri dönümü olmayan bir vazgeçişin uzantısı.
Tanrısal bir ahenk saklı evrende bazense kayıtsız ve kasıtlı.
Derin bir iç çekimine eşlik eden son nefesin arayışındayım ve cesaretim kırıldığı kadar uzak kılıyorum kendimi ölümden ölüm denen nesirden…
Öyle ya: ölüm bir masalın başlangıcı aslında bazen bir şiire denk düşen bazen uçuşan eteklerinde yazarın, nesir türü yazmaya doyamadığının da ibaresi kurmak istediği ahenkli ahenksiz tüm cümleler.
Sırıtan bir ünlem.
Kopuk bir ayraç.
Ünlenmiş fısıltılar ve imgelerle örülü bir telaş.
Yazar zikrini sunarken beyan etmekte de fikrini ve eş güdümlü bir mermi gibi birbirine paralel seyreden gaipten gelen kehanetlerin de öncüsü iken yazar…
Yazmadığında azıtan.
Azımsandığında yazmayan.
Vazgeçişinde ölümle restleşen.
Pes etmekle pas vermek arasında gidip gelen.
Bir nehrin kıyısında uyuya kalmış nilüfer.
Bir denizin enginliğinde toplanmış çakıl taşları.
En çok da semanın derinliklerinde bir kaybolan bir nükseden o parıltı o işve o sağanak…
Gün geçkin.
Gece pişekar.
Rüzgârsa beynamaz.
Yazarsa tutulan nutkuna yağdırmakta kar tanelerini.
İçindeki derya mı yoksa hiçliğin sarmalında akan gözyaşları mı?
Ön sözü mi yazdığı romanların yoksa yazmaktan men edemediği şiirlerini şirin hikâyesi mi?
Şirret bir fırtınada biçtiği.
Sakıncalı bir kelamda içtiği hüzün şerbeti.
Hazzın doruklarında değil bilakis hissizliğin kıvancı ile duygusal ruhuna okuduğu Fatihalarda saklı iken sureti.
Bazense…
Evet, bazense sureti kati deyip de ansızın yeminini bozduğu.
Ne hırs.
Ne de münferit kıvılcımlar sadece aşkın sağanağına kapıldığı.
Ne yanlı ne kasıtlı bir geri dönüm varsa yoksa ihlal edilmiş ruhunun kapkaça uğrayan koridorlarına sürüklenen nidaların eşliğinde bazen bir fısıltıya denk düşen bazense sözcüklerin zümresinde için için kaynayan haletiruhiyesi.
Damızlık bir hayvan belki de yazarın, kaleminden beklediği.
Ya da adak edilmiş bir koç gibi boynuzlarını geçirip aslında ölümün diriliş olduğuna getirdiği açılım.
Kubbesi göğün.
Vedanın da hutbesi.
Başına buyruk estiği ama sadece yazarken.
Uyruğu olmayan acılardan ve yollardan geçtiği ama sadece yaşarken.
Ve işte o ince çizgide saklı iken tüm maharet:
Yazmakla ilintili bir hayatı yok iken…
Hayatla ilintili hayallerini sadece yazdıkları kapsarken.
Göğün rotasında uçuşan saçları.
Her öğün atladığında hamt ettiği.
Her doyduğunda bıkkın iken yediklerinden aslında açlıkla toklukla iştigal bir ömrün beyan ettiği ve işte midesi guruldarken içtiği suda boğulduğu ve işte kendini asla buğday ambarında görmediği hele ki yazar, çocukluğundan bu yana nefsini açlıkla susuzlukla terbiye edip kâinat meclisine sunduğu dilekçede beratını talep ettiği.
Huzur iken arayış.
Arayış iken her yazdığı.
Ve her yazdığında doğumunu müjdeleyen sevdalı leylekler.
Kum saati misali sözcükler dökülürken…
Kum saati misali vadesi dolmadan ömrünün.
Ver her gün ama her gün o kum saatini defalarca doldurup boşaltan meleklere ve akıl melekelerine olan borcunu duaları ile süsleyip manevi dünyanın da bir kazanımı iken kaleminin ucundan dökülenlerle yaşadığı hayatı birleştirip bir baltaya sap olmanın verdiği huzur ve şükür duygusu ile evrendeki görevine itaat etmenin de mutluluğunu yaşarken yazar…
Sondan bir evvel.
Aslında hiç mi hiç başlamaması gereken bir yolculuğun da müdavimi olmuşken.
Sıra sayı sıfatlarına armağan ettiği noktalı virgüllü beyanlarında yazar, en çok rakamlarla olan yolculuğunda ki bir önceki hayatının da vardiyası bitmezken ve işte harflerin ç/ağrısı ile rakamlara da vermişken hakkını, bir imge tuzağında yakalandığı bu yazma aşkına toz kondurmazken bir o kadar ruhundaki enginliği kâinat ile paylaşmanın desturu ile tekbir getiren ayın ve yıldızın ve güneşin gölgesinde unutulmuş asla da solmaya meyletmeyen açmaya doyamaya bir çiçeğin hikâyesi ile bütünleşmişken hayatındaki fırtınaları yazarak dindirme telaşı ile maneviyatın kutsallığında pekişen sevgisine ve özlemine de yağan rahmeti coşkusu ile kırık kanatları ile evrenin aralıksız tavaf etmenin verdiği huzur ile yaşama amacının açılımında aslında bir sarmala denk düşmenin de sonsuz heyecanını yazarak kalemi ile dindiren bir dinginliğe haiz olmanın hatırına Rabbine kavuşmanın da dirayeti ile güç bulduğu o çelimsiz bedeni ve ruhu ile dinmek bilmeyen rüzgârın da aslında ta kendisi iken elbet evren ve kader emrettiği sürece…

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Kum saati... Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Kum saati... yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
KUM SAATİ... yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Etkili Yorum
Bayram Kaya 3
Bayram Kaya 3, @bayramckayac3
25.7.2023 04:02:16
Nedensellikleri vurgulamak koşuluyla, iyi ve sıkı bir yorumu hak eden yazarsınız kanımca.

Bir yazarın yorum alması mutluluk vericidir. Yazınız okurlarda bir şeyler uyandırmış ama yorumcular sanki bunu ifade etmekten ya da tanımlamaktan çekinerek kısa yoldan beğenileri ortaya koymuş.

Sadece beğeni ortaya koymak da bir yoldur. Ancak sağlam olmayan zayıf bir yol. Bir yazı okur için ya bilgi edinici olabilir.

Okur öğrendiği konuları belirterek muhteşem der. Ya da yazar-okur konu bağıntısı içinde eşlenik bir düzlemde olmakla bir birinin eksiğine açısal niceleyişler verir.

Bütün yazarlara yapılan yorumlar böyle. Bu da yazı paylaşımındaki gelişmeci yazar-okur ivmesini geriye ketleyici bir unsur olmakta inancımca. Yazar çırpınsa da bir kaç yazı sonrasında akim (verimsiz-isteksiz) kalabiliyor.

Elbette bu tarz yorumlar da çok güzel. Ancak beğeniler "güzel olmuş" deme dışında örneğin "ölüm bir masalın başlangıcı aslında bazen bir şiire denk düşen bazen uçuşan eteklerinde" gibi bir konu girişi oraya korlarsa rota ortaya çıkar.

Yorumlardaki "neyin güzel, neye göre güzel, neyin muhteşem olduğunu" anlamakta sıkıntılarım var. Dese ki; "Kubbesi göğün. Vedanın da hutbesi. Başına buyruk estiği ama sadece yazarken" güzellik daha iyi anlaşılacak.

Yorumlara bakıldığında kimin ne anladığını kimin neyi anlayamadığını çıkarsamak olası değil. Yazı anatomik ve şümullü. Ancak yorumcular kendi yorumlarını boyutlandırmaktan kaçınmış, sanki "anlayamamış olmak" gibi görünmemek için bir çekince ortaya koymuşlar.

Böyle olunca da kapsamı itibarıyla bu analitik yazı, yorumlar tarafında boğuluyor. Çünkü takdir edersiniz ki oraya bravo, muhteşem olmuş dışında olumlu olumsuz bağlamıyla kim ne yorum yazarsa yazsın, amiyane deyimle "edebiyat parçalamış" olma düzeyine düşecektir.

Hani dese ki yorumcu "Sondan bir evvel. Aslında hiç mi hiç başlamaması gereken bir yolculuğun da müdavimi olmuşken". rotayı anlayacağım.

Yorumların hepsini okumadım. Ama okuyabildiğim yorum içinde, kendi içinde kıpırdayan duygularında, en samimi yorumu Sn. Çiğdem Hanım yapmış.

Demiş ki; "Duygularını anlatışın öyle yoğun, ahenkli ve doğal ki yazının güzelliğine ne diyecek kelime bulabiliyor ne de ifade edebiliyorum". Öğrenerek okumuş Mutluluk duymuş. Ben de aynı yoruma katılıyorum. Çünkü öğreniyorum.

Edebiyat sitelerindeki hepimizin bildiği genel durumu affınıza sığınarak sizle paylaştım. Yine de öyle ya da böyle yorum almanız bile tebrik etmeye şayandır.

Naçizane takdirlerimle...
Çiğdem Karaismailoğlu
Çiğdem Karaismailoğlu, @cigdem-karaismailoglu
24.7.2023 00:32:17
Güne seçilen güzel yazını kutlarım arkadaşım.

Duygularını anlatışın öyle yoğun,ahenkli ve doğal ki yazının güzelliğine ne diyecek kelime bulabiliyor ne de ifade edebiliyorum.

Tek kelimeyle muhteşem.

İçtenlikle sevgiler Gülüm arkadaşım
keklik pınarı
keklik pınarı, @keklikpinari
23.7.2023 22:12:05
Tebrikler kıymetli arkadaşım kutluyorum güne serpilen yazınızı
Kelime dağarcığınız a hayranım sizi gıptayla okuyorum ve yorum yazmaya kelimeler kifayetsiz kalıyor
Gönül dolusu sevgiler selamlar
Hayat gönlünüzce olsun
muzaffer_55
muzaffer_55, @muzaffer-55
23.7.2023 16:46:22
Değerli üstadım. Sizin, şiirlerinizi, yazılarınızı,anlayabilmek için, yavaş yavaş, durup düşünerek en az iki defa okuyorum. Allah size çok güzel bir yetenek, vermiş.nasıl desem, çok zengin değerli bir ansiklopedi kadar dağarcığınız zengin. Allahın izni sizinde gayretinizle. çok güzel -
yerlere geleceğinizden eminim. Günün yazısına tebrikler. kaleminiz daim ufkunuz açık olsun.Dost gönüllerde yaşayın
Naki Aydoğan
Naki Aydoğan, @nakiaydogan
23.7.2023 12:38:44
Yazar, kelimler arası kum tanesi gibi dağılmış. Ne topluyor ne toplatıyor. Oysa ruhu toplayan zihindir. Kum saati zihindir. Zekilik beyne kalp düşünceye fikir olmaktır. Fikrin eylemini başlattığında ana düşünce yan düşünceleri toplamalı. Gülüm Çamlısoy yazılarını okurken eskiden daha çok takılıyor zorlanıyordum. Şimdi görece olarak biraz daha az zorlandım. Ama yine zorlandım. Gülüm Çamlısoy yazılarını okuyup güzelliğine varmak için okumaya çok aç ve hasret kalmalı okur. Hiç acele etmemeli. Ama çağımız iletişim bilişim çağı genelde içeriği okuyup geçiyoruz üzerinde pek durmuyoruz. Donkişot kaldığım yazar ve yazılardan biri. Ama İbrahim Kurt'un dediği gibi şiir gibi yazı. İmgeler kaynıyor adeta. Günün yazısı güne kutlu olsun.
İbrahim Kurt
İbrahim Kurt, @ibrahimkurt
23.7.2023 11:28:57
Hani derler ya şiir gibi bir yazı aynen çok beğendim yürek sesiniz bin yıl yaşasın kutluyorum
Ertürk Mustafa
Ertürk Mustafa, @ert-rkcmustafa
23.7.2023 10:23:12


Gülüm Çamlısoy
Kayıt Tarihi:22 Temmuz 2023 Cumartesi

Günün yazısı KUM SAATİ'ni okudum
etkilendim geçtim bilgisayarın başına
Ne gelmişse kalemime kaşığıma
Sn yazara ve seçiciye teşekkürle

Beğenmemek mümkün mü olsa olsa
anlayamamaktan bel ki ruhsal felsefi
beşeri uhrevi tahlil ve ufuk
darlığından olmalı derim
okuru iklimden iklime gülden güle
gönülden gönüle halden hale

yerden göğe uzayın sonsuzluğuna
uzanım ufku açan anlatım hüner ve
maharetine hayran olmamak elde değil der
kültüre bilgiye bilince emeğe saygıyla

Em. Hakim
23. 07. 2023










EM.HAKİM tarafından 23.7.2023 12:13:32 zamanında düzenlenmiştir.
Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy, @gulum-camlisoy
23.7.2023 09:57:11
Enginliği rahmet ve umut bellemişken bazen sığ kıyılara denk gelmenin verdiği hüzünle de ayaklarım ve kalemim geri geri giderken ve...


VE İŞTE ANSIZIN HASIL OLAN O MUCİZE HATTA NİCESİ...



Yürekleriniz dert görmesin asla ve asla.


Çok değerli Edebiyat Defteri Seçki Kuruluna ve kadim gönül dostlarıma çok çok teşekkür ederim...


Her daim içten selam,sevgi ve saygılarımla güzel yürekli ailem benim...
Semra Eroğlu
Semra Eroğlu, @semraeroglu1
23.7.2023 06:53:02
Güne gelen bu güzel yazıyı ve yazan değerli kalem -dostumu- can-ı gönülden en içten duygularımla- dileklerimle kutluyorum:)

Yazınızı baştan sona kadar hele hele ki. "Aslında hiç mi hiç başlamaması gereken bir yolculuğun da müdavimi olmuşken".. Den sonrasını soluksuz okudum değerli şairemiz:))

Ancak bu kadar manidar ve güzel anlatılabilirdi bir yazarın zirvesi ve örselenmiş ruhundaki esinti ve ancak bu denli kapsamlı aktarılabilirdi okura yürek sesiniz hiç susmasın sevgilerimle...





Semra Eroğlu tarafından 23.7.2023 06:44:30 zamanında düzenlenmiştir.
Kızılelmalım
Kızılelmalım, @kizilelmalim
22.7.2023 23:25:35
Harika duygularla yazdığınız gönül sesinizi beğeniyle okudum kaleminiz kavi yüreğiniz dert görmesin sağlıcakla kalın...
Gönül Pınarı
Gönül Pınarı, @gonul-pinari
22.7.2023 16:25:14
Güzeldi tebrikler kalemin daim olsun.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL