- 1433 Okunma
- 11 Yorum
- 0 Beğeni
BU ÇIĞLIKLAR HOCALI'DAN!
Bazı çığlıklar vardır, sonsuzluğa yayılan
Yine ins soyundan gelenlerin sebep olduğu canhıraş feryatlar!.
Soysuzluğun abidesi şahsiyetsizliğin alamet-i farikası!
Zalimlerin en hınzır dayanağı olan zulümleri sonucu kainatı kaplayan çığlıklar!
Koskoca bir Kafkasya’yı zelzele yemişçesine inim inim inleten feryatlar!
Yine ins soyundan gelenler unutur da unutmaz dağlar taşlar.
Unutmaz bozkır gecelerinde parlayan yıldızlar
Arından utanıp yere kapaklanır da saikalar
Utanmaz mazlumları katleden vicdansızlar
Böyle bir giriş yapmak içimden gelmezdi aslında ortada bu kadar gerçekler varken. Keşke ben de unutabilsem, unutanlar kadar. Keşke her yıl dönümlerinde yüreğim şerha şerha yarılmasa. Keşke gözlerime kan yürümese. Keşke…
Ama mümkün olabilir mi?. Zerre miktarı vicdanı olanın unutması mümkün mü. Aklım hayalim almıyor benim.
Onurlu şerefli yüce milletim hak etmediği o kadar çok iddiaya maruz kalırken, hele de yine kendi içerisindekiler tarafından yargısız infazlarla kederlenirken, benim en ufak bir şeyi unutmamı kimse bekleyemez benden. Yaşadıkça ve nefes aldıkça da bıkmadan usanmadan yazacağım rabbime yeminim olsun. Yazacağım şimdi sustu sanılan tüm feryatların aslında kıyamete kadar nasıl susmayacağını. O çığlıklar ki, sanılmasın fezada kaybolup gider. O feryatlar ki sanılmasın kulaklarımızı tıkadıkça varlığı hükümsüz kalır. Heyhat! Vicdan sahipleri için ne büyük gaflet!
Tarihin bile anımsamaktan utandığı bir takvim . 26 Şubat günü Türk dünyası ve Azerbaycan için en acılı günlerden biri olmanın yanısıra aynı zamanda insanlık tarihi için de kelimenin tam anlamıyla siyah bir sayfadır. Bundan 12 yıl önce, yani o takvimler 25 şubatı 26 şubata bağlayan geceyi gösterirken, Azerbaycan’ın Hocalı kentinde sivil halka karsı Ermeniler tarafından tam anlamıyla bir katliam yapılmıştı. Aslında katliam kelimesi çok çok masumdur orada yaşatılanların tarifinde.
Bugün sözde soykırım iddialarıyla Türkiye’yi suçlayan Ermenistan’ın Devlet Başkanı Robert Koçaryan’ın direktifleri doğrultusunda Ermeniler Azerbaycan’ın Karabağ bölgesinde 7 bin kişilik nüfusa sahip ve coğrafi konumu itibariyle bölge için stratejik önemi olan Hocalı kentini ele geçirmek için 25 Şubat gecesi katliam gayesiyle harekete geçmiştir. Ancak daha öncesinde Gorbaçov’un direktifleri ile kanlı 20 Ocak 1992 de Karabağ Türklerinin elindeki bütün silahlar toplatılmış halk savunmasız bırakılmak sureti ile uygulanacak planlı vahşetleri için yeterli manevra düzeni sağlanmıştır. (Azerbaycan’da "Kanlı 20 Yanvar" diye anılan, 20 Ocak 1990’de Rus işgalinde, gece yarısı Bakü’ye giren Rus tankları 1000’in üzerinde sivili genç-yaşlı, kadın-erkek demeden katletmişlerdir.) Buna mukabil bölgedeki işgalci Rus kuvvetleri Ermenistan’ın ise özellikle konvansiyonel silahlarla donatılması sağlanmıştır.
26 Şubat tarihli o kara günde ise Hocalı’nın işgali sonucu sivil, eli silahsız, Azerbaycan Türkleri çocuk, kadın, ihtiyar ve genç ayrımı yapılmadan Ermeniler tarafından katledilmiştir. Resmi verilere göre, o gece 613 kişi hunharca katledilmiş; bunlardan 83 çocuk, 106 bayan acımasız yöntemlerle işkence yapılarak öldürülmüştür. Ayrıca, 487 kişi ağır yaralanmış ve 1275 kişi ise rehin alınmış, geri kalan nüfus da bin bir zorlukla canını kurtarmıştır. 26 çocuk tamamen ve 130 çocuk ise kısmen öksüz kalmıştır. Ermeniler şehitleri kendilerine mahsus özel acımasızlıkları ile gözlerini oyarak, kafataslarının derisini soyarak ve vücutlarının farklı organlarını keserek öldürmüştür. Küçücük çocukların bile gözleri oyulmuş, hamile kadınların karınları yırtılmış ve insanlarımız diri diri toprağa gömülmüştür. Hatta şehitlerin bir çoğunun cesetleri yakılmıştır.
Elbette daha sonraları, Hocalı`da soykırıma maruz kalan insanların bağımsız doktorlar tarafından tıbbi kontrolleri yapılmıştır.. Bu tarafsız Tıbbi araştırmaların neticesinde bir gerçek daha ortaya çıkıyor ki, bu sadece insanlığa karşı değil dünyaya yönelik Vandalizm olayıdır.. Çünkü söz konusu tıbbi komisyonun muayene ettiği cesetlerin çoğunun üzerinde Ermenilerin deneyler yaptıkları kesin delillerle sabittir. Sahi dini, dili, ırkı ne olursa olsun, insanların cesetleri üstünde yapılan deneyleri dehşete kapılmadan izlemek mümkün mü?.
Dolayısı ile Kafkaslarda bir insan nesli sırf inancından ve milli kimliğinden dolayı emperyal zalimlerce katledilirken, katliamcılara alkış tutan ve parlamentolarında sözde soykırım yasalarını alkışlayarak kabul eden devletlerin de zalimleri uluslararası siyaset arenasında destekleyerek zulme ortak oldukları unutulmamalı, unutturulmamalıdır.
Kaldı ki tarih boyunca Türk milleti hiç bir halka zulmetmemiş, bütün halkların haklarını korumuştur . Savaşırken bile merhamet, savaş kurallarına riayet, savunmasız masum sivillerin zarar görmemesi, hayvanlara, bikilere, su kaynaklarına ve tarihi eserlere zarar verilmemesi fikri hep ön plandanda olmasına önem vermiştir.
Bu gün elimizde bu kadar canlı kanıtlar olmasına rağmen, hala medeni dünyanın gözünün içine baka baka, geçmişimizi karalamaya kalkıp, üstelik hem suçlu hem güçlü mantığı ile sözde bir "ermeni soykırımı" iddiası yapanlar size sesleniyorum:
Asil ve yüce Türk milleti tarihi boyunca "emanet-i sıdıka" olarak bildiği ve hep koruduğu bu insanların her dönemde vahşetine maruz kalmıştır.
Çünkü Hocalı katliamı da diğerleri gibi soykırımın cüzi bir örneği gibi görünse de asırlar boyu tekrarlanan o bildik vahşetin günümüze izdüşümüdür!
Vahşettir!
Kıyamettir maruz kalanlara!
Cinayettir!
Aksini iddia edenler varsa buyursunlar derim.
Sevim Çakıcı (Kargülü ALMILA)..
Yazarın notu: ( Bu olaylar size ne kadar tanıdık geldi! Lütfen sorgular mıyız benliğimizi. Özellikle bir ay öncesine giderek)
YORUMLAR
Yalnız hocalı mı/bosna /sırp kasabının milyonları aşan katliamı ve katliam dışında açlıkla eli kolu bağlı çaresizlerin ölümü.Tabii ki Hocalı daha dün yanıbaşımızda yaşandı 1.5 milyon kayıp ve göç var en acısı aslında o kayıp ve göçler.635 hunharca ölüm var.Hala bizim söz de aydın addedilen yüzsüzlerimiz Ermenistandan özür dilemekle meşgul.Hala tepedeki en tepede ki Ermenistana ziyarete gider.Hala AB diretir amma TBMM den bizim de Ermenistanı kınadığımıza dair karar her nedense çıkmaz.Bu konuda yazılası ne çok şey var..
-sevgili üstadım yeterince değinmiş.Yine de sazın bir teline dokunmak istedim.Kalemine bin sağlık.
Sözde aydınların başlattığı Ermenilerden özür dileme kampanyasına tüm tarihi birikimim, eğitimim, kültürüm ve vatan sevdam adına karşıyım, ama bir özür dilemek gerekirse tarihimizde özür dilememiz gereken çok büyüklerimiz olduğuna inanıyorum.
Tüm tarihimizden dilenecek milyarlarca özrümüz var. Bir avuç sözde aydının bildiğini okumasına rağmen, onbinlerce vatan evladının katilinin İmralı’da paşalar gibi yaşatılmasına rağmen, dün elçilerle, kartvizitlerle idare ettiğimiz Batıya el-avuç açmamıza rağmen gıkımızın çıkmayışından dolayı tarihimiz yüzümüze ne kadar tükürse azdır. O şanlı mazimizden dilememiz gereken milyarlarca özrümüz var.
Vicdandan özürlü, nerde milliyet?
Nerde millî duygu, nerde hissiyat?
Tarihe ahlâksız eller uzandı,
Ermeniye tahsis tüm cibilliyet.
Görürüm, bu yolda boş herzeler çok,
Asılsız, mesnetsiz söze karnım tok.
Vicdanları kara, sözde aydınlar,
Özür dilenecek bir geçmişim yok.
İrfanla ışıtan pirler ne oldu?
Elli ataşemiz nerde kayboldu?
Karardı yürekler, soldu içimiz,
Sözde aydınlardan karanlık doldu.
Özüre müstahak söyleyin kimler?
Çoğalır, ceplere konursa yemler.
Sırada belki de İmralı vardır,
Başka devrilecek kaldı mı çamlar?
Üç kıta bizimdi, çağları yardık.
Adalet mührünü cihana vurduk.
Tarihin seyrinde en büyük derdi,
Düşmandan değil de hainden gördük.
Söylemesi kolay, belge getirin,
Çarşaf gibi şu masaya yatırın.
Er kişi odur ki sözünde durur,
Adam gibi bu oyunu bitirin.
Gazi Hüseyin KILBAŞ
bir kere daha okuyub bir kere daha üzüldüm.. "Hepimiz Hrantız, hepimiz ermeniyiz" diyenlerin kulakları çınlasın, kör gözleri görsün, Türk Milleti hangi tarihte katliam yaptı, soykırıma yeltendi.. ÜĞlkemizde hıyanet ve ihanet içinde olanlar ya Hrant ya da rant peşindeler.. Milletimiz de sessiz ve derinden izliyor, izliyoruz...
Kargülü mü?
O, yüreğiyle, kalemiyle, en müztesna yerdedir..
BU ÜLKEDE NENE HATUNLAR, HALİDE'LER VARDI, ŞİMDİ DE DE ALMILA'LAR VAR OLMAYA DEVAM EDECEKLER..
KUTLUYORUM, ALKIŞLIYORUM ELLERİM KAN TOPLAYANA KADAR...
Türkleri katleden kavimlere mensup birileri öldürüldüğünde sokağa dökülen, lanetler okuyan, bağırıp çağıran şahsiyetleri nedense bu olayın anılmasında ya da lanetlenmesinde göremiyoruz.Yazıktır ki onların kimliklerinde Türkiye Cumhuriyeti yazıyor.Ve yine yazıktır ki bizi idare edenler halen daha soydaşlarına arka dönüp Avrupa Birliği,İsrail ve Ermenistan gibi ülkelerin peşinde koşuyor.Ve yine yazıktır ki kimse Büyük Türk Birliği kurmak için parmağını bile kımıldatmıyor.Soydaşlarımız Türkiye Cumhuriyetini yüce ve kendine önder görürken üstelik.Ama inanıyorum ki bir gün bu kimsesiz millete yapılan bunca zulme okkalı bir tokat atacak kudrete sahip güçlü bir gençlik yetişecek ve hasretini duyduğumuz tüm değer e yargıları egemen kılacaklar...Saygılarımla...
AYDIN İKİYÜZLÜLÜĞÜ VE HOCALI KATLİAMI
"26 Şubat HOCALI katliamı/Soykırımı yıldönümü geçti..
İzleyebildiniz mi basın-yayın organlarını?
Çevrenizde, okuduğunuz gazetelerde, izlediğiniz TV kanallarında bir hassasiyet tespit edebildiniz mi?
Sivil toplum kuruluşlarından ne haber?
Ben mühendisim, cep telefonuma her kıytırık tepki için bir etkinlik, bir eylem, bir panel, bir söyleşi duyurusu mesajı geliyordu meslek odamızdan? Bugünlerde hiç bir mesaj gelmedi?
Barolar birliği, ilerici aydın devrimci sendikalar, insan hakları dernekleri, barış dernekleri ses getirecek bir eylem yaptılar mı HOCALI katliamını lanetleme anlamında?
Aydın yazarlarımız, eli kalem tutanlarımız neler yazdılar çizdiler peki?
"Hepimiz Ermeniyiz", " Hepimiz Hrantız" diye bağıran meşhur yüzbinler neredeler peki? Katılan, destekleyenler için 613 Azeri kadın, çocuk ,erkek ,Hrant Dink’ den daha mı az değerli can taşıyorlardı?
Azeri, Türk Müslüman kimlikleri nedeniyle değil de?
Düşüncelerinden dolayı mı katledilmişlerdi?
Kimliklerinden dolayı katl, düşüncelerden dolayı katlden daha az mı tepki gerektiriyor?
Her eyleme koşan Bergamalı bir Hopdediks grubu vardı? Onlardan da ses çıkmadı,Taksim meydanında çizgili pijama şovu yapmadılar ne hikmetse??
Azınlık cemaatleri, temsilcileri, gazeteleri bu arada AGOS gazetesi de yaşadıkları toplumun hassasiyetlerine saygı anlamında HOCALI soykırımı ile ilgili duyuru, bildiri açıklama, eylem haber, makale şeklinde tepkilerini ortaya koydular mı?
Orhan PAMUK, ödülünü geri alırlar diye mi HOCALI soykırımı yıldönümü nedeniyle basın toplantısı düzenlemedi acaba?
Elif Şafak manşetlere çıkacak bir tepki uçurmuş mu medyaya?
Peki Ermenistanda niye bizdeki kadar demokrasi, insan hakları savunucusu "Hepimiz Azeriyiz, Hepimiz Müslümanız" diye haykıracak üç beş kişi dahi çıkmıyor "İnsanlık" adına eylem yapacak?
Bu duyarsız insanlar için mi yüzbinimiz birden haykırmıştık "Hepimiz Ermeniyiz " diye???
Birileri bizi işletiyor galiba..
Fena halde hem de.."
İki yıl önce bu siteye eklemiştim bu yazıyı, 2 yıldır Hocalıya ve Türkün başka sıkıntılarına bakış açılarımızda pek bir değişiklik olmamış.
Hem bizim, hem de sözde aydınlarımızın!!
Hocalı'da türk'ü kesip biçmesi için talimat veren insan dışı mahlukat robert koçeryan bu gün ermeni devlet başkanıdır ve işe bakın ki bizim devlet başkanımız Binlerce Irktaşımızın kanını emen o aşalığılık milletin devlet başkanıyla bir çok konuda müşterek görüşler içerisindedir...
şahsen karabağ da yapılan mücadeleye birebir tanık olan biri olarak belirtmeliyim ki; bugün ermeni milleti ile kardaşlık yapmak istemek bu milletin öz evlatlarına en büyük ihanettir... Yunan ne ise Ermeni odur.. ki ermeni yunan dan daha tehlikelidir bu gün...
bugün başkenti erivanda soykırım anıtı diken ermeniler küçük yaşlarımızda öğrendiğimiz4 T isteklerinden vazgeçmiş değildirler... onlar Türk'ÜN varlığından yeryüzünde en çok rahatsız olan kavimlerin başında gelirler... Azerbaycan kardaş devletimizle her an bi çatışma halindedirler... Karabağ da hocalı taktiklerini b-ugün dahi uygulamak arzusu içinde olduklarndan puntuna düşürdükçe karaba daki soydaşlarımızın ırzına geçip, olunmaz metotlarla azeri ırkdaşlarıımızı perişan etmektedirler...
eyyy kavim kardaşlarım...
anlatmakla bitse sabaha kadar anlatmaktan bıkmam... Hakk adına diyorum ki Hakk'ın kılıçlığını yapan Türk milletinin dağarlariyle oynayan, Türk ırkının fertlerine karşı ve türk devletlerine karşı hain emeller besleyen ermenileri sakın ha sakın göz ardı etmeyin...
Karabağ'ı bilin... Diğer esir yurtlar Doğu Türkistan, kerkük, musul... gibi unutturulan karabağ'ı hep belleğinizde canlı tutun... inanın ki Karabağ'daki azerbaycanda'ki soydaşlarımızın ağabey olarak gördükleri Türk devletinden ve öz gardaş belledikleri Türkiye Türklerinden başka heç kimseleri yoktur...
son olarak Azeri Lider Rahmetli Resulzade'nin sözleriyle mücadeleye devam diyorum...
"Bir kere yükselen bayrak bir daha inmez!"
çok fazla incelediğim bir konuydu ama inanın yaşamın çıkmazlarında bugünün tarihinin bile farkında değilken,yazınızın başlığına bakarak tarihe gittim ve gördüm ki evet bu gece dünyanın insanlık adına en büyük kara sayfalarından birinin yaşanacağı gece.ve biliyorum ki; bu gece melekler inecek yeryüzüne ışıklanacak Hocalı.
saygılarımla.
UNUTTTURMAMAK ADINA:
SOYKIRIM GERCEKLERI
MÜSAADELERİNİZLE;
Orucov Telinan Enveroglu: 1956 dogumlu. 1988`de Hankenti`ne multeci olarak gelmiş, soykirım gunü Nahçivanik yolunda oldurulmuş. Kafa derisi yiiziilmiiş.
Abdülov Yelmar Enveroglu: 1949 dogumlu, Hocalı`nın yerlisidir. Nahçivanik yolunda oldurulmuştur. Kafa derisi yuziilmiiştiir.
Aliekberov Tevekkiil Iskenderoglu: 1956 dogumlu. Aslen Hocalı’lı olan Tevekktül Nahçivanik yolunda kurşun yarasi almiş ve oldurülmuş. Cesedi üstünde 10 bıçak darbesi var.
Hasanova Fitat Ehedkizi: Büyük Vatan muharebesinden bir yil evvel 1940`da Hocalı`da dogmuş. Cesedi uzerinde zorlama izleri var. Gozleri çıkarılmış.
Hasanova Gülçohre Yakupkizi: 1968 dogumludur. Hocali`nin yerlisidir. Gögiis kafesinden ve karnından kurşun yarasi almiştir. Sol eli bilekten kesilmiştir. (Hocalı’da Türk Soykırımı-Asef-Akif Aşırlı/Sayfa 9
Hasanov Şohlet Usuboglu: 1944 dogumlu, Hocalı’lı. Gogus kafesinden kurşun yarasi, üst tarafinin kesilmiş oldugu gorülmüştiir.
Selimov Bahadir Mikayiloglu: 1928 dogumlu Nahcivanik yolunda yakilmiş, cinsiyet uzvu kesilmiş, gozleri çıkarılmiştır.
Abışov Ali Abdüloglu: 19:18 dogumlu. Bedenini küt travmasi, kemiklerinin çogu kirılmiş.
Aslanov Ikbal Kuluoglu: 1970 dogumlu. Nahçivanik yolunda katledildikten sonra cinsiyet uzuvları kesilmiş, yakılmış.
Sahip: Soyadi, ana baba adi ve dogum yeri belli degil. Hocalı saldirisi sirasinda oldiiriilmiiş. Cesedi üstünden BTR geçmiş
Nuraliyeva Dilara Oruçgizi: Dogum tarihi belli degil. Hocalı saldırısı sirasında oldürülmüş. Gogus kafesinden kurşun yarasi var. Gozleri ve gogiisleri kesilerek gotürülmüş.
Abbasov Taleh Umidvaroglu: 1961 yılında dünyaya gelmiş. Hocalılı. Oldürüldükten sonra kulagi kesilmiş.
Abişova Meruze Muhammedkizi: 1932 dogumlu. Nahçivanik yolunda oldürülmüştür. Gozleri çıkarılmış, gogiis uçları ve burnu kesilmiştir.
Caferova Refika Imankizi: Dogum yılı belli degil. Ermenilerin elinden kurtulmaya çalışırken zırhlı araçların altında kalarak ölmüştür. (Hocalı’da Türk Soykırımı-Asef-Akif Aşırlı/Sayfa 99)
Kerimov Sarman Sultanoglu: 1924 dogumlu. 1988 yilında Ermenistan`in Azizbeyov rayonundan Ermeniler tarafindan kovulan, ozyurdundan ayri duşen soydaşimizdir. Katledildikten sonra gozleri çıkarılmış, arkasindan şişe ile zorlanmıştır.
Kerimova Firengül Muhammedkizi: 1935 dogumlu, Ermenistan`dan kovulan soydaşlarımizdandir. Bedeni tam dogranmiş, gozleri çıkarılmış, kulaklari ve gogüsleri kesilmiştir.
Kerimov Frunz Salmanoglu: 1960 dogumlu, diri diri yakilmiştir.
Selimov Araz Bahaduroglu: 1960 Hocali dogumlu. Yaralı halde yakalanmiş, küçük çocugunun gozleri onunde joplarla dovüle dovüle oldurulmuştur.
Behbudova Sureyya Ibrahimkizi: 1932 Hocali dogumlu. Ayagından kurşun yarasi almiş, tankla ezilmiştir.
Behbudova Sureyya Yusufkizi: dogum tarihi ogrenilemedi. Katledildikten sonra cinsiyet organı kesilerek goturulmuş.
Hiiseyinov Allahverdi Kuluoglu: bu yaşlı adam 88 yaşında Ermeni gaddarliginin vahşetinin kurbani olmuştur. Yakilarak oldurulmuştur.
Imam Agyar Salmanoglu: 1989 Hocalı dogumlu. Üç yaşındaki bu çocuk Ermenilerce yakilarak oldurulmuştur.
Mehmedov Saday: Dogum yeri ve tarihi belirlenemedi. Yakilarak oldurulmuştur. (Hocalı’da Türk Soykırımı-Asef-Akif Aşırlı/Sayfa 100)
Bedelov Tevfik: Dogum yeri ve tarihi belirlenemedi. Cesedi üzerinde vahşi uygulamalar yapan Ermeniler, kulaklarını kesmiş ve gozlerini çıkarmışlardır.
Recepov Cebrayil Mehdioglu: 1961 dogumlu. Tankla ezilmiş, gozleri çıkarılmış, kulakları kesilmiştir. Cesedin üstünde yanık izleri mevcuttur.
Ferzeliyev Canan Binnetoglu: 1962 dogumlu. Hocalı’lı, Nahçivanik yolunda yakalanip, yakılmıştır.
Mehmedova Tamara Selimkizi: Dogum tarihi belli degil. Gozleri çıkarılıp, gogusleri kesilerek oldurulmuştur.
Dadaşova Aslı Baburkizi: Dogum tarihi belli degil. Gozleri çıkartılıp, gogusleri kesilerek oldurulmuştur. Cesedin ustunde yanik izleri mevcuttur.
Emrahova Mahi Baburkizi: Dogum tarihi belli degil. Gozleri çıkarılıp, gogusleri kesilerek oldurulmuştur. Cesedin ustunde çok sayida kurşun izleri mevcuttur.
Hummedova Enahet Eldarkizi: 1976 dogumlu, Cesedin ustunde çok sayida kurşun izleri mevcuttur. Gozleri çıkarılıp, gogusleri kesilerek oldurulmuştur.
Nuriyev Hafiz Yusufoglu: 1962 dogumlu. Elleri telle baglanarak kafasi kesilmiştir.
Bilinmeyen Kişi: 25- 30 yaşlartnda başı ve üst dudagi kesilmiştir. Boynunun ön tarafinda kurşun yarasi mevcuttur.
Bilinmeyen Kişi: 20- 25 yaşlarında. Gogus kisminin arkasinda derin yaralar mevcuttur. Kafa derisi yuzulmuştur. (Hocalı’da Türk Soykırımı-Asef-Akif Aşırlı/Sayfa 101)
(ALINTIDIR)