İçini döken dökene!
Kimi , direkten sallar
Kimi, endirekten
Kaleminin adı var yani;
Elçi tutarsın hani...
Ya Meryem!

Günah çıkarmak istesem
Şiirde hani;
Yoksa köküne kadar Müslümanım!
Yalanım yok; Dolanım yok
Kitabın ortasından konuşurum;
Bu yüzden, onuncu köyde yaşarım
Ya Meryem!

Anam çok kutsadı beni;
Uzadım, Boylu poslu oldum
Yırtık ,sökük ve dökükün ustası oldum
Kaçan kurtulamadı elimden
Okudum lisans kaptım;
Çalıştım devlet kapısında yattım!
Bir kahpeliğe elim varmadı!
Dostuma dost;Düşmanıma düşman;
Dedimde , üçüncü sınıfa yaranamadım
Ya Meryem!

Senin adının temizliğinde yaşadım!
Aşkı hep düşledimde; Kopası çenem;
" Armudun sapı, Üzüm çöpü"
Yok ya "Haydi Abbas" derken gitti gençlik
Siyasi atına binmişim, serüvenlerinde
Ha babam de babam ordan Oraya
Esen rüzgarlarda savrulmuşum
Kimine göre;
" Rabbim seni korumuş"
Kimine göre;
" Bekle, Allah belanı verecek"
Orta çağın sonunda; Muhteşem aşkla
Nihayetinde, müşerref olduk
Ya Meryem!

Oldukda ; Yedik fırfırlı oku
Ben diyem üç; sen de beş kuyruklu
Fıkra gibi ; Ağlar mısın güler misin
M a h su n i y i m, m a h s u n i
Yedim bir kere çoklu lokmayı
Kuzune başında uyuşuk:
Başı okşanan kedi gibiyim
Ya Meryem!

Kirli emellerine adını imleyenler var!
Uçkurunun dünyasında yellow çayı
Birde O çaya çay bardağı olanlar var
Allah var ya her türlü cingözlük var
Torun torbalık aşk oyunu
Yeşilçam oyuncuları
Halt ediyor yanlarında
Ya Meryem!

Şimdi;Ben, sen olup,
Üç gün oruç tutuyorum
Kucağımdaki bebekse kalemim
Konuştu konuşacak!
Ya kırıp oturacağım...
Ya kırıp geçireceğim ...
Ya kırıp uzaklaşacağım...
Ya..... anladın beni değil mi
Ya Meryem!




Ahben