1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
485
Okunma
Kirpiklerime serpişen yağmur,
Uzaklarda pişen yemek kokusu,
Alnımda birkaç damla,
Tahta bir tepsi, üzerime koşuyor;
Üzerinde iki küp şeker,
Birileri, çayı yine tatsız içiyor,
Anla.
Bakışlar sanrılı,
Kemirgen düşünceler,
Yine sürüngen ben!
Uçurumlar.
“Gel ıslanalım” desem,
Dudak bükersin,
Olmaz!
Çok mu uzağız da;
Sana yağan yağmur bana yağmaz,
Uçurumlar.
Bağırsam, sade bana yankılanır sesim,
Yalnızlığım yakınır, kursağımda hevesim,
Düşüşümü anlatır, umutsuz onca resim,
Uçurumlar.
Aradaki boşluktan,
Geçer mi ki edeceğimiz laflar,
Gizliden, kısık sesli sohbet,
Ya da çığlıklar, yakarışlar, dövünmeler,
İç çekişler, pişmanlıklar, ahlar!
Direniş, vazgeçiş,
Ve anlamsız aflar,
Uçurumlar.
5.0
100% (2)