yüreğimi kuşatan açlığımın bitmez hasretini
bak yine kamçılıyor sevdan
buz kesmiş sokaklarından
ayak izlerini arıyorum
sarhoş naralarına karışırken yakarışlar


k a b ü l s ü z ü m


kayıp bir ikindi vaktiydi gidişin
katlime ferman yazan şehrim üşürken soluğumdan
ki... zaman yine bir göç mevsimi
ellerimde sakladığım kokun
temmuz akşamlarının esintisidir kalan


ve sırtımda
paslı bir hançer taşıyorum şimdi
sevda yükünü taşırken omuzlarımda
ve bana yine ayazlı bir gece düştü gel de gör
tanrılar bir birini vururken sunaklarında


say/ki
zaman tiktaklarını gidişinle susturdu
ziyan edilmiş mevsimler yüzümde ağladıkça
ve deli bir sağanakta boğulurken arzular
say/ki...
çekip gittiğin sokaklarım mezarım oldular


rotası bozuk günlerdir bilirim ki yarınlar
seyri bozuk hüsran bakışlara karıştıkça
ve özü içinden koparılmış bir can
kifayetsiz soğuk topraklara gömülür
gidişinin ardından



ruhumu esir alan hasretini kamçılar yine zaman
arazlı sözlerim tövbelere durdukça
ve gergefimde dokuduğum umutlarım yok artık
kelimeler küskün gidişinin ardından



ay/su