21
Yorum
45
Beğeni
0,0
Puan
2346
Okunma

Savaş ortasında çocuk olmak her şeyini kaybetmekti ... Yaşadığın şehri, oyunlarını, hayallerini...
Savaş ortasında çocuk olmak yürek de isterdi aslında...
Yine de savaşı yaratanlardan olmaktansa, savaşta çocuk olmak daha iyiydi...
Hatırasına çekiliyorum aslımın
Şizofren ihanetlere inat
Tersinden yürüyorum bütün yolları
Yüreğimle yürüyor,bedenimle duruyorum
kal(ma)mak,sor(ma)mak,kanat(ma)mak için geçmişi
Asılsız bir ihbarla
kanat çırpıyorum günsüz mevsimlere
Akbabalara karşı kırlangıçlar birikiyor içimde
Deneme yanılma durağından ’U’ dönüşü ile
çağların duruşmasında buluyorum kendimi...
Sanıklar tanık...
Suçlar bedelsiz ...
Yüzleri yok utanmaya....
Tahliyeyi bekliyor ruhlar
umudun siyaha büründüğü derinlerde..
Doğruları söyledikçe
yalan kalıyorum hüznün şahitliğine...
Hesap soruyor gelecek ve geçmiş
dört yanı esir eden savaşlardan.
Sarmış en üçra köşeleri ayrık otu çaresizliği
Kim kimin kıyısında şaşırmış replikler...
Ah Dirvana;
Sesinin öfkesini öpeyim bana sus deme!...
Ölüm kaç nefeslik!..
“Kırılan kaç düşe denk gelir ki hayat!
Bunca canlar ağlarken
bir balık düğümlenir Yunus’un boğazına
Vebal yükler morg alfabesi satırlarına..
Hiç oldukça karanfil kendine atılan oklardan
bırak çıkarayım parantezin içinden
sevgiye biçilen değeri cimriliğinden..
Sırata asılı kalmasın yok oluşlar...
Öğrendim ağıtları her dakika atılan zılgıtlardan.
ağlak yaşlı kadınların titreyen dudaklarından...
ÇOCUKLAR’ca ölüm ekti bu toprağa her giden
Utanarak yürüyorum o yüzden
bastığım toprak yollardan..
Bir de ;
Bir de...
Başlarının altına yastık yerine ıstırap koyan analardan...
i. s. y. a. n. çıkarıyor Endülüs kokan ellerim
Kurşuna dizilen sözleri dillendir(e)miyor kalemim
Yırtıp atmak istedikçe beynimde birikenleri
çarpıyor satırdan satıra sıyrık düşüncelerim.
Sessiz senfoni havasında sabra ’hu’ çekiyor
göğe doğru uzanmaktan yorulan ellerim!...
Ferda Özsoy
Dirvana;Güvercin büyüklüğünde gri renkli göçmen bir kuş.