1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1737
Okunma
Soluk bir martı uçar boğazdan
Uzun efkârlı bir lodos sonrası
Talih kuşu kondurur altındaki tekneye
Tekne küçükdür
sadece yalnızlara ait yazar alt köşesinde
Elinde misinası kendisini bekler bir adam
Gri beyaz düz saçları savrulur
dudaklarındaki sigaranın dumanına
Efkârlı bir vapur geçer o an gür sesiyle
Gülümser gri beyaz saçlı adam
sapsarı dişleriyle düşündüklerine
Aşk vardır düşünde iri mavi gözleriyle
Eskimiyen kırmızı paltosu
Ve yakıcı sarı saçları vardır
Birde dolgun etten dudakları
Filmdeki kadın gibidir anlıyacağınız
Bir öpmek gelir içine bir sımsıcak sarılmak
Sabahın ayazında hayaliyle ısınır yoğrularak
Şehri istanbulda sis vardır o vakit sabah erken
yedi tepeye de bakar balıkçı sessizce
Deniz grimsi ufuk ise pistir
Uzak kor bir kasvettir bağrını yakan
Gidenin gelmediği semtlerde oturur
meydanlarında pazar pazar hıyar satılan
Aralık kışı beklemektedir kapıda
Kar yağınca iyice basar bu şehirde soğuk
Üşüyen zihninde vefasızlığın mektubunu okur gizlice
Bitenin ardına bir sigara daha ekler
Gözlerinde hasretinin karası vardır yüreğinde buzdağları
Kendi gibi yalnız bir mercan vurur belki oltasına
Ya bismillah der çeker istemeden
Acılarıyla sancılarıyla hatıralarıyla tüm gerçekleri
AYHAN SARI
26.12.2015
5.0
100% (2)