2
Yorum
16
Beğeni
0,0
Puan
1794
Okunma
zorlanmadan çirkin olursun aynalara
acı kavramlar tararken saçlarını
üşüyen cümlelere yaslanmış tümceler sarkar pencerelerden
geceler diyorum
battaniyesiz
yassı
kapkara
ne kötü alışkanlık
cam kenarından seyretmek hayatı...
edilgen iç geçirişlerdeki o serap
kapıyı açtığında yüzüne değen tebessüm
her gecikişinde dağılan serzenişi bol nar
ne çok şeydir
şöyle göğsüne yaslanıp
dünyayı tüm dertleriyle topuklamak
zamana değen her ip yıpranır
her halat zayıftır biraz
her dal biçâre
ana dalı eğilince
bir sis çöker durduk yere sesizce
sonra her dert
çözemediğin her bilmece
-onun-sesini giyinir istemsizce
şimdi olsa...
şimdi olsa hemen ıhlamur kaynatırdı
içindeki sakar cüceye
uyarılmaya alışkın sırtı açık cümlelere
çeke çeke bağladığı saçlarından sokulursun ellerine
okşadığı yerlerdeki isyanı bastıramadığında
o vakit anlarsın
neden heykellerin saçları uzamaz
neden sürreal tablolar konar
en görünür duvarlara
neden
zamane biçâreliği denir
bir bilgenin zamansız kaybına
artık öksürüğün doktorsuzdur
üşümelerin kucaksız
etlerin kemiksiz
stresin dahi kimliksiz
sonrası;
içindeki yavuz problemlerde boğulan çocuğun
zincirleme mantık hatası
bir çocuk
bir yeraltı kaynağından!
sürekli su alan bir havuzu
tek başına
ne kadar zamanda boşaltabilir!
...
..
.
ToprağınSesi
.