3
Yorum
22
Beğeni
0,0
Puan
1752
Okunma

Turgut Uyar’a
tüm enlemleri ağrıyor insanın
koyu karanlık mekanlarda yürümekten
cümlelere yer kalmıyor ünlem koymaktan
ve hiçbir şey koymuyor
kendi kendine yettiğini sanmak kadar
kimseye yer yok kendinden gayri
terk başına oturuyorsun krallar gibi
felsefi kalıntılar tahtında
üzerine üzerine gelen filler tepiniyor
insansız pazarlar kurulu beyninde
anlamsız bir korku sızıyor camlardan
sevdaya dâir bildik ne varsa düş palazı
kime adres sorsan düşman
kim atlasa duvarından yabancı
bir yere kadar patikaları cilalamamak
ve usandıkça kaleme sarılmak
karda pusu kurmuş kurtlar gibi saldırıyorsun zamana
için dışın ikircikli yalanlar
doymak açlıkla açıklansın hadi de
ölüm zamanı doyurmak mı
yazmak dedim de
sana hiç dokunmadan yüzdürmeli diyorum ağır aksak dizeleri
sözümona gömüyorum kendimi yeşillere
her yer yemyeşil her yer upuzun çim
nedense o koca gözlerin gibi
hep müntehir finallere kalıyor
sessiz sedasız en ağır darbe
öp avucunu koy yanağına can içim!
diyeceğim; hayli oldu sesine sağırlığım
ve gönüllü kobaysan bu suskun evrende
hâlâ bulamadılarsa canını yakan acının ilacını
biliyorum kolay dinmeyecek
içimdeki bu F tipi kavga
gecelere benzetiyorum kendimi
geceler de benim gibi içinin ışığı çalınmış kadavra
ToprağınSesi
.