17 Ekim 2015 Cumartesi 00:04:06
bir yol ki umut ertelemiş umudun yelkenli yollarını
bir rüzgar ki bağlamış umudun yalçın kollarını
bir yarın bekler seninle açsan yarını
bekliyorsa susamış gül gibi saçsan yarını
hiç görmüyorsa bakmaya diyarını
açıyorsa gülün zarını
kan gölü üşüyorsa toprağın ortasında
ve yaşıyorsa toprağın ortasında
bir kuru dal
uyuyorsa tenden öte bir ben
önünden gördüğün sadece soyut bir sen
ama hala yaşamaktan ümitliysen
yanında aradığın olmayan bir ten
dokunmaya bile üzülen
işte yok yok ülkesinde
yokluğun kaybolan sesinde
sensizliğin nefesinde
yaşayan bir donuk gözde
kaybolmaya denesen
işte git artık seslenişinde durmuş
ve artık gitmişlik içini vurmuş
ve öyle boş bir şey son kez içini savurmuş
kuru mu desem
ya da nemli mi özlem
vedalara bir iki satır bile sitem
kalmıyor baksan bile
gelmiyor artık yaksan bile
ve almıyor artık versen bile
gitmeler gelmez eski tadına
gitmeler gelmez yadına
gitmeler gülmez kadına
gel demek gururdan saydığına
bakmadan git yakmadan git