4
Yorum
18
Beğeni
5,0
Puan
1563
Okunma

Sohbete meze olmuş aynalara zül hâlin
Eklemler havlu atmış, tutmuyor artık ayar...
Toprağın sinesine yakındır irtihalin
Gün akşam, güneş batmış; yol karanlık ihtiyar!
Daha dün geçilmezken kıskandıran cakandan
Kalmamış zerrece iz; forsundan, fiyakandan
Sonbaharın son demi yapışınca yakandan
Mızrap teli kanatmış, sazın kırık ihtiyar!
Hayat kimine vahâ; meltemi tatlı, serin
Kimine dar dehlizdir; zifirî, hem pek derin
Utanma, anlat bana, neyse derdin, kederin!
Yüklü yürek, yan yatmış; omzuma yık ihtiyar!
Hazan, hassas konakta açınca onmaz gedik
Hüzün, ne isbat bekler, ne gözden nemli tasdik.
Tümsek "aşılmaz eşik", kalan yolun hayli dik
Kader kaşını çatmış; kolaysa çık ihtiyar...
Gün akşam, güneş batmış; yol karanlık ihtiyar!
Mecit AKTÜRK