Nefesin nefesimi, sarmalarken her gece
Yakıyor yadigârlar, hasretinden bu gece
Seher yeli getirir, mis kokunu her gece
Luftenzalar tacını, takıp geçti bu gece


Ellerin ellerimde, şen şakrak gülüşürken
Sokak lambası nazlı, mehtapla sevişirken
Yıldızlar yere inmiş, denizi bölüşürken
Volkanlar yureğimi, yakıp geçti bu gece


Ayın şafkısı vurur, sevdalı gözlerine
Mehtap şahitlik eder, tılsımlı sözlerine
Her zerremde rastlanır, isminin izlerine
Hasretin hezimeti, yıkıp geçti bu gece


Gizli sevda yelleri, efil efil eserken
Kızıl gülleri derdim, yureğinden geçerken
Gözlerimden nehirler, nazlı nazlı düşerken
Gizemli siluetin, bakıp geçti bu gece


Demir perde dans eder, edebin adabında
Hem sevdik hem sevildik, hayatın girdabında
Yediverenler açar, gök kuşağı tadında
Vuslatın veraseti, akıp geçti bu gece


Yaralı ceylan gibi, yandı yürek kavruldu
Duygular düşünceler, hamur olup yoğruldu
Bir sevdanın peşinde, harmanlanıp savruldu
Hayalin duvağımı, açıp geçti bu gece


Her çiçekten bal alan, gönlünü heder eyler
Yalancı sevdalarla, ömrünü bider eyler
Ağlar her gece gündüz, adını kader eyler
Gamzeler tebessümü, biçip geçti bu gece


Küller kıvılcımlanıp, aleve alışırken
Sarmaşıklar sarılıp, dallara karışırken
Hummalıca sevilip, sevmeye calışırken
Al duvaklı kumrular, uçup geçti bu gece


Efsunlanmış elimiz, hayatın cilvesinde
Son heceyi tükettik, şairler küfesinde
Herkes para puldadır, biz mısra hevesinde
Serenat seyyahları, cosup geçti bu gece

NAFIZE

15.09.2014
01.40