12
Yorum
36
Beğeni
5,0
Puan
1762
Okunma

-Aşk’tan başka me’hazı yok bu şiirlerin...
Gülüşümün bıçak kadar keskin dudakları
Bir saat buluşmak için dudaklarınla,
Usta sözcüklerin içimde doğup olgunlaşmasını
Anlamların birleşmesini bekler
Kalp yıkıntımın enkazında kalan herşeyin üstünü örter
Şöhretine zarar vermem dilinin
Bir kamet miktarı tersyüz olsada aşkın delilleri
Çürütürüz melodram havasına bürünüp gel!
Mektupların ucunu yakıp canımızın istediği kadar yıkarız hayalleri
İs kokan örtülere sarıp vakitleri
Saatin zenbereğine aldırmayız sevdiğim!
Örümcek ağı saran yüreğimi dayadım bir kâğıt üzerine yine
Zamanın cereyanından sıyrılıp aldım kalemi elime
"Alabildiğince sıralandın gözümde sevdiğim!
Dumanı dağıldığında aklımın kıyılarına vurur sesin
Beni bana s’at’maya kalkma!
Kâr zanneder, kalbimden arşa kadar köklenir hücrelerim
Mavzer tüfeği olur vakitleri kurşuna dizerim
En diplerde bir yerde savaş başlatır, okçular tepesinden inerim..."
Kulluğun envâına geç kalmayalım sevdiğim!
Tehlike arz etmeden son nefesim
Yusuf-i kuyulara savrulmaktan,
Karanlığa dirhem dirhem satılmaktan kurtar
Yağmurun yüzümden kaydırdığı masûmiyet kirletmeden satırları
Yırt şu zarfların kımıldayan yanlarını!
Kopar zincirini, dolaşsın salıver ayrılığı
Gözlerinin yıldızları aydınlatsın yüreğimin siluetini gel!
ki bu garip kervanın ayrık sokaklarıdır dergâhım
Fahr suretinde gel!
Zerrelerim seni arş’a müsâvi tutar
Hiç bir şey olmamış gibi, ortalık sütlimanmış gibi
deniz durulmuş, fırtına geçmiş, yağmur dinmiş, bulutlar çekilmiş, gökyüzü sanki masmaviymiş gibi gel!
Hatta kasem ederim ki;
Yavaş yavaş mırıldanmayacağım bile...
gurura medar şeyleri çiğnede gel?
-Eskiyen uçlarını yakıp bütün mektupların
efkâr-ı ammede buluşalım...
Zeynn
5.0
100% (30)