Rengarenk maskeler üst üste takılmış,
İblis melek libasın da bizlere hocalık yapıyor.
Çoğu kendi fiyatından fazlasına satılmış,
Hoşgörü kitabından dua yerine nefret kusuyor.

Her şey yalandan ibaret toza bürünmüş bu şehirde,
İnanın güneş bile doğmaz çocuklar gülümsemese.
Namus denilince aslan kesilenler,namussuzluk peşinde,
Dedim ya her şey yalan bu şehirde,kimin eli kimin cebinde?

belli değil !

Bal tutan parmağını yalamaktan,vallahi yalama olmuş,
Vasıfsızlara vasıf kazandırmakta zaten üzerimize yok.
Sözde ’’aydınlarımıza’’ aşıklarımız saz ile ritm tutmuş,
Abdal diye aptallara selam verenler ziyadesi ile çok.

Bak,kahvehane köşelerinde siyasetçilik oynuyoruz,
Önce dağıtıyoruz ama sonra ise devlet kuruyoruz.
Ha şimdi dersin ki e n’aplım baba, işte takılıyoruz,
Kimseye bir faydamız yok,kendi kendimize oynuyoruz.

oynayın !

Unutmadan,bir de var bu şehirde,adam benzeri dürzüler,
Seninle başka,onunla başka,şununla başka konuşanlar.
Tükürsen yüzlerine yağmur yağıyor diyecek,yüzsüzler,
Yalan çok bu şehirde,dışlanmış doğruyu söyleyenler.





Vagif Seyyah Hüseynov