4
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
1591
Okunma

Haydi Asia kalk toplanalım bu aşktan
Söndü yıldız bu gece , gidiyoruz
Ben kuzeye gidiyorum,
Sen güneye git
Anladım Asia , korktu pervane ateşten
Yaklaşamıyor , bırak Asia tamam
Yanmayan bizi nasıl yaksın…
Ağıt yakın bu gece ağıt
Hay hay Asia ,
Sen git
Peşinden su dökerim ben
Ben Asia , bu defa ben oluklar açarım göklerden sana
Kırıldı zaman , döküldü mevsim
Avuçlarımda taze diken ve
Nergis kokuları şakaklarımda
Bırak gözlerimi tan eyleme Asia
Salkım saçak bir türküyü giyindi
Öksüz hikayem …
Ney üflesin , söylesin ağıt
Ali evinde kadınlar vursun dizlerine,
‘’Bismişah Allah Allah’’
Ayaklarım yalın, ellerimde son kadehin izleri
Vur Asia vur şaraba dudaklarınla ..
Ne desen elmas olmaz gözlerinsiz
Güneşe eğilmem artık Asia
O köprüyü de yıkarım yarın,
Kalbim şuracıkta öldürecek
Az sonra
Yana yakıla devrilen o son cümleyi Asia
Vur sazına derviş
Bağrımı oy,
Oy bağrımı
Ağır ağır
Al içimden Asia’yı
Usulca bir yere koy,
İncinmesin ..
Ey zerremi yere çakıl taşı eden rüzgar
Ey başımı gül ağacının önünde eğen rüzgar
Ey beni onbeşimden yirmidörde estiren rüzgar
Kara kara karalamalarımı Ege’nin denizinde yüzdüren rüzgar
Getiremedin bana Asia’mı
Büyüklenme hiç bu defa , kalbimi çöle düşüren rüzgar ..
Sibel Eşiyok
5.0
100% (7)