6
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
2110
Okunma

Boğazıma takılıyor adının ilk hecesi
vah yine yüreğime düştün
vah ki ne vah!
oysa sen ne güzel bir düştün.
düştün o kadar Dicle
adını taşıdığın coğrafyada barış kadar
yalan
ekmek kadar gerekli bir düş
Oksijenden bunlar hep
ve zehirleniyoruz çiçekler daha açmadan
o kadar
Parmak arası terlik kadar saçma hayatım.
seni gördüğüm günden beri
af diliyorum masumiyetine göz koyduğum tüm kadınlardan...
Kireçlenen eklemlerim sızlıyor Dicle
doktora sorarsan turp gibiyim
tıp ilmi yalan söylemezmiş
Halt etmiş Hipokrat
gelmezsen öl/eceğim
öl/heceyim...
Vah yüreği taş kesilenim
vah avuçları kan kesilenim
vah saçları düş kesilenim...
Tövbe tutmuyor yeminlerim
Yaradana sığınıyorum gözlerinden
hiçbirşey dokunmaz artık kanıma
ar damarı çatlamış derlerya
o hesap...
Sen nöbeti tutuyor ağırlaşan gözkabaklarım
sevdadan değil bu uykusuzluk
(değil)
artık hiçbir şiir
hiçbir seviş
senden ötürü değil
sensizliğin doğal sonucu
nefes almak su içmek bayat somun ekmeği çiğnemek kadar
doğal
ve sıradan
sıradan ve elzem...
Ah Dicle
bir zamanlar gözbebeğim
çok zamanlar gözyaşım
ben seni
Önce Türkçe
Sonra Kürtçe
Bildiğim bilmediğim bütün dillerde
İnandığım inanmadığım bütün dinlerde sevdim
sen beni hiçbir biçimde sev(e)medin
kıyamet kokan kadın...
yüreği put sanıp kıranım
Beni İbrahim eyledin
parmaklarını Nemrut
Korkarım
bu
yangın gül bahçesi olmaz
Ben Yusuf gibi sığınamadım Yaradana Züleyhanın
ağzındaki
ateşten...
Dicle
Bozulmak için edilmiş senli tüm
tövbeler.
5.0
100% (9)