9
Yorum
47
Beğeni
5,0
Puan
1673
Okunma

yüreğimden sökülürken hayalin
kirpiklerime hapsettiğim gözlerimin yaş günüdür bugün
lemide
inançsız dualar iner kirpiklerimden;
kaldırımlar sancılanır ölüme yürüyen ayakların direnişinde!
kadın saçlarını dağıtır karanlığa
gece intiharlar sorgulanır dalgalarda
kumsal yürür, ıslak kumlarda kaybolur ayak izlerin
şarap kokulu bir öpücük kururken yanaklarımda
dudaklarımda alnı secdeye değmemiş dualar
aminler cansız düşer seccadenin bağrına
tutulmayacak yeminler sökülür köklerinden
gözyaşlarıyla ıslanır kurak tenim
saçlarını örmüştüm ay ışığının karaltısıyla
dudaklarında asılı kalan bir yas sızısı
bir çift kahve baygın düşer kirpiklerinin arasından
siyah beyaz fotoğrafların kaybolurken sol yanından
birkaç yağmur damlası soğutur yalnızlığımı
rüyalarımı alıp giderken sabah ezanları bir başka akşama
kapatamıyorum gözlerimi gelmezsen diye rüyalarıma
yıldızlar firketelerindi kirpiklerinde;
kanat takar kollarım.
terk ederim kendimi, uçurumunun kıyısında!
boşluğa gelin olurken bedenim.
havayı tütsüler nefesim,
tırnak aralarımda anıların uğultusu
ellerimden kayıp süzülen bedenin
gözyaşları yıkar fildişi ellerini…
aklımın eksilen yanında çalkalanırken yankılar
gülümser hayalin
mıhlanır gözlerim içerlerdi sır dökük aynalara
sen gittin ya
karanlık geç düşer şehrin arka sokaklarına
aklımda sen tüterken, sen geceye dönence…
bu nihai denklemde; tek seherler yıkamadı, sana sarılan tenimi.
tekil tren garlarının ıssızlığından daha ıssız ,
ıslığında serpilen harap yüreğin çoraklığı
gökyüzü ağlar
yıldızlar kapanır yeryüzüne
lekeli bir ömrün teneşirde bekleyişi
sana verilmiş sözlerimi tutulmak için
son misafirini uğurluyor musalla taşı
5.0
97% (32)
4.0
3% (1)