3
Yorum
21
Beğeni
0,0
Puan
965
Okunma

dirhem dirhem akarken tatlı sözler dilinden
eteklerini açmış bekliyordu yaralı gönlüm.
dermanım sendin ayaz yemiş gecelerime
ateş yanında unutulan çiçek misali
kurumaya meyletmiş duygular
usanmadan geleceğin güne asmış kendini ocak kenarına.
kapının arkasında kalan hep benim
güneş vurmaz yüzüme
uzun saçlarım kısalır güne
bağışlanan bu canım
canının yongası
tutuşsun el verde.
nasıl anlatılır sevda
salkım saçak düşlerden sarkan
bir kaç anıdır bir ucu Kaf dağında
benden yana olan henüz olgunlaşmadan düşer avucuma
bir yavrunun yuvadan düşmesi gibidir
çığlık çığlığa.
ayrılık
kara kuşak
dolanır belime
dolanır dilime
tüm ’’ben’’ diyen asılsız savaşın galibi
yuvarlanırız meçhule
ve ben çam ağacının kozalağı
ne dıştan kolay kırılırım
ne içten damak tadım.
Nasıl anlatsam bilmem.
Ayvazım DENİZ